Kehribar Taşı Özellikleri kaynağı olan ağaç reçinesi, çeşitli nedenlerle salgılanır ve yeni salgılanmaların tekrarlamasıyla birikmeye başlar. Bu süreçte reçinenin yapışkan yüzeyine, dönemin ormanlarında yaşayan minik canlılar (genellikle kanatlı böcekler, örümcek, arı, karınca, sinek, mikroorganizmalar, polen, çiçek, yaprak, v.b) bazen rüzgarın savurmasıyla, bazen avlanırken, bazen avcıdan kaçarken kaza ile yapışırlar. Bazen de o sıralar yapışkanlığını nispeten kaybetmiş bir reçine topağı üzerinde bulunurken, gelişen hızlı bir yeni reçine sızıntısıyla sonsuza dek Kehribar Taşı Özellikleri mahkumu olurlar. Sonradan, koşulların uygun olması halinde fosilli Kehribar Taşı Özellikleri ve kapanımlardan (inclusion) söz edilir.
Öztan Ülkü, “Kehribarın Öyküsü”, Tübitak Yayınları, Bilim ve Teknik Dergisi, Sayı: 118, Eylül1977, sf.23-27
30 Öztan, a.g.e., sf. 25
İnklüzyonlar yaygın olarak organik kökenli olduğu gibi, sülfür veya pirit (FeS 2) gibi inorganik kökenlide olabilir. Kehribar Taşı Özellikleri içinde, canlının gövdesi veya parçaları, toz toprak, pislik, bitki parçası, gaz, veya su kabarcıkları kapanım olarak bulunabilir. İnklüzyonlarda, çoğunlukla canlıya ait organik yapı yok olur, geride boşluk veya böceğin sert kısmından (kitin) parça kalır. Siyah renkli tanımlanamayan kapanımların karbonlaşmış ağaç kabuğu, kozalak, çam iğnesi gibi bitkisel parçacıklar olduğu saptanmıştır.
Kehribar Taşı Özellikleri parçası, bilim insanları açısından geçmiş orman ekosistemlerinin tanınıp anlaşılabilmesi için bulunmaz bir pencere açar ve çok büyük miktarda bilgi saklar. Bu nedenle bilim çevreleri Kehribar Taşı Özelliklerie “doğal zaman kapsülü” gözüyle bakarlar.30
Kehribar Taşı Özellikleri fosil kapsanımlarında incelenen böcekler çoğunlukla günümüzün canlılarına benzemektedirler. Böceklerin evrimi 350-400 milyon yıl önce başladı ve aynı bugünkü böceklerin yaptığı gibi Tersiyer (20-50 Mil.yıl) ormanlarında reçine tuzaklarına düştüler. Memeliler de bu dönemde evrimleşmeye başladılar ve Kehribar Taşı Özellikleri içinde memeli kılları, kemik parçaları, kuş tüyleri, sürüngen deri parçaları, akrep, salyangoz, kertenkele ve kurbağa gibi böceklere göre oldukça iri canlılarda seyrek olarak kapsanımlarda yer aldılar.31
Milyonlarca yıl öncesini, şeffaf görüntüsüyle günümüze taşıyan Kehribar Taşı Özellikleri içinde 3000 civarında fosil ayırtedilmiştir. Bunların %86.7 si kanatlı böcekler, %11.6 sı örümcek grubu, %1.7 si çeşitli hayvan türleri iken bitki parçaları yalnızca %0.4 kadardır. Kehribar Taşı Özellikleri içinde rastlanan en eski fosil 146 milyon yıllıktır (Alt Kretase). Reçine içine hapsolarak, onunla birlikte Kehribar Taşı Özellikleri dönüşüm sürecini geçiren toz, toprak ve bitki parçaları miktar olarak fazla iseler, onun koyu kahve veya siyah gibi koyu renkler kazanmasına yol açarlar.32
Kapanımlarda yeralan gaz kabarcıkları o kadar küçük (0,00017-0,02 mm.) ve bazen o kadar yoğundur ki (1mm2 de 900.000 kadar), Kehribar Taşı Özellikleriin bulutlu, dumanlı,
Ağaç reçineleri sıvı haldedir ve buharlaşma yoluyla çok hızlı biçimde katılaşırlar. Katılaşmakta olan reçine içerisine giren en ufak bir sinek veya karınca yüzyıllar boyunca orada kalabilir, birleşimler de bu yolla oluşmaktadır. Kehribar Taşı Özellikleri içerisinde yaklaşık 3000 adet hayvan fosiline rastlanmıştır. Şuan var olan böcek türlerinin %10-15’i, o zamandan beri gelişme göstermemiştir. En yaygın birleşimler böceklerdir.(%86.7) ve eklembacaklıların örümcek ve akrep türleridir(%11.6). Diğer hayvan gruplarına %1.7 oranında ve bitkilere ise %0.4 oranında rastlanmaktadır
Böceklerin çoğu Kehribar Taşı Özellikleri içerisinde kusursuzca korunur. En ufak tüy veya tortu dahi Kehribar Taşı Özellikleri içinde saklanabilir. Böceklerin çoğu henüz canlıyken reçine içerisine kapılabilr, bazen rüzgarla sürüklenebilir, bazen de ağaç, üzerinde böcekler varken büyük miktarda reçineyi dışarıya salabilir. Reçineler içerisinde sadece küçük ve genellikle ormanda yaşayan türlere rastlanmaktadır çünkü büyük böcekler kaçmaya yetecek güce sahiptir. Suda yaşayan böcekler de çoğunlukla reçineler içinde hapsolmaktadır. Kuru yerlerde yaşayan ve ağacın en çok reçine bıraktığı ve ağaç metabolizmasının çalıştığı bahar dönemlerinde uçamayan bu böcekler Kehribar Taşı Özellikleri içerisinde bulunur.
Kehribar Taşı Özellikleri kaynağı olan ağaç reçinesi, çeşitli nedenlerle salgılanır ve yeni salgılanmaların tekrarlamasıyla birikmeye başlar. Bu süreçte reçinenin yapışkan yüzeyine, dönemin ormanlarında yaşayan minik canlılar (genellikle kanatlı böcekler, örümcek, arı, karınca, sinek, mikroorganizmalar, polen, çiçek, yaprak, v.b) bazen rüzgarın savurmasıyla, bazen avlanırken, bazen avcıdan kaçarken kaza ile yapışırlar. Bazen de o sıralar yapışkanlığını nispeten kaybetmiş bir reçine topağı üzerinde bulunurken, gelişen hızlı bir yeni reçine sızıntısıyla sonsuza dek Kehribar Taşı Özellikleri mahkumu olurlar. Sonradan, koşulların uygun olması halinde fosilli Kehribar Taşı Özellikleri ve kapanımlardan (inclusion) söz edilir.
Öztan Ülkü, “Kehribarın Öyküsü”, Tübitak Yayınları, Bilim ve Teknik Dergisi, Sayı: 118, Eylül1977, sf.23-27
30 Öztan, a.g.e., sf. 25
İnklüzyonlar yaygın olarak organik kökenli olduğu gibi, sülfür veya pirit (FeS 2) gibi inorganik kökenlide olabilir. Kehribar Taşı Özellikleri içinde, canlının gövdesi veya parçaları, toz toprak, pislik, bitki parçası, gaz, veya su kabarcıkları kapanım olarak bulunabilir. İnklüzyonlarda, çoğunlukla canlıya ait organik yapı yok olur, geride boşluk veya böceğin sert kısmından (kitin) parça kalır. Siyah renkli tanımlanamayan kapanımların karbonlaşmış ağaç kabuğu, kozalak, çam iğnesi gibi bitkisel parçacıklar olduğu saptanmıştır.
Kehribar Taşı Özellikleri parçası, bilim insanları açısından geçmiş orman ekosistemlerinin tanınıp anlaşılabilmesi için bulunmaz bir pencere açar ve çok büyük miktarda bilgi saklar. Bu nedenle bilim çevreleri Kehribar Taşı Özelliklerie “doğal zaman kapsülü” gözüyle bakarlar.30
Kehribar Taşı Özellikleri fosil kapsanımlarında incelenen böcekler çoğunlukla günümüzün canlılarına benzemektedirler. Böceklerin evrimi 350-400 milyon yıl önce başladı ve aynı bugünkü böceklerin yaptığı gibi Tersiyer (20-50 Mil.yıl) ormanlarında reçine tuzaklarına düştüler. Memeliler de bu dönemde evrimleşmeye başladılar ve Kehribar Taşı Özellikleri içinde memeli kılları, kemik parçaları, kuş tüyleri, sürüngen deri parçaları, akrep, salyangoz, kertenkele ve kurbağa gibi böceklere göre oldukça iri canlılarda seyrek olarak kapsanımlarda yer aldılar.31
Milyonlarca yıl öncesini, şeffaf görüntüsüyle günümüze taşıyan Kehribar Taşı Özellikleri içinde 3000 civarında fosil ayırtedilmiştir. Bunların %86.7 si kanatlı böcekler, %11.6 sı örümcek grubu, %1.7 si çeşitli hayvan türleri iken bitki parçaları yalnızca %0.4 kadardır. Kehribar Taşı Özellikleri içinde rastlanan en eski fosil 146 milyon yıllıktır (Alt Kretase). Reçine içine hapsolarak, onunla birlikte Kehribar Taşı Özellikleri dönüşüm sürecini geçiren toz, toprak ve bitki parçaları miktar olarak fazla iseler, onun koyu kahve veya siyah gibi koyu renkler kazanmasına yol açarlar.32
Kapanımlarda yeralan gaz kabarcıkları o kadar küçük (0,00017-0,02 mm.) ve bazen o kadar yoğundur ki (1mm2 de 900.000 kadar), Kehribar Taşı Özellikleriin bulutlu, dumanlı,
Ağaç reçineleri sıvı haldedir ve buharlaşma yoluyla çok hızlı biçimde katılaşırlar. Katılaşmakta olan reçine içerisine giren en ufak bir sinek veya karınca yüzyıllar boyunca orada kalabilir, birleşimler de bu yolla oluşmaktadır. Kehribar Taşı Özellikleri içerisinde yaklaşık 3000 adet hayvan fosiline rastlanmıştır. Şuan var olan böcek türlerinin %10-15’i, o zamandan beri gelişme göstermemiştir. En yaygın birleşimler böceklerdir.(%86.7) ve eklembacaklıların örümcek ve akrep türleridir(%11.6). Diğer hayvan gruplarına %1.7 oranında ve bitkilere ise %0.4 oranında rastlanmaktadır
Böceklerin çoğu Kehribar Taşı Özellikleri içerisinde kusursuzca korunur. En ufak tüy veya tortu dahi Kehribar Taşı Özellikleri içinde saklanabilir. Böceklerin çoğu henüz canlıyken reçine içerisine kapılabilr, bazen rüzgarla sürüklenebilir, bazen de ağaç, üzerinde böcekler varken büyük miktarda reçineyi dışarıya salabilir. Reçineler içerisinde sadece küçük ve genellikle ormanda yaşayan türlere rastlanmaktadır çünkü büyük böcekler kaçmaya yetecek güce sahiptir. Suda yaşayan böcekler de çoğunlukla reçineler içinde hapsolmaktadır. Kuru yerlerde yaşayan ve ağacın en çok reçine bıraktığı ve ağaç metabolizmasının çalıştığı bahar dönemlerinde uçamayan bu böcekler Kehribar Taşı Özellikleri içerisinde bulunur.