Bugünkü Yunanistan, Türkiye ya da Orta Doğu’ya giden ziyaretçiler, bay ve bayanların tespih taşıdıklarını görmektedirler. Suudi Arabistan’daki iş görüşmelerinde işadamları, tespih çekerken milyonlarca dolarlık işlemleri tartışmaktadırlar. Sorgulandıklarında insanlar, tespihin herhangi özel bir anlamı olduğunu inkar etmektedirler. Ancak, tespihlerin genel olarak bir dizisinde 33 adet vazo şeklinde boncuk ve sonunda da püskül olmasından dolayı, Hıristiyan ve İslam dua boncuklarından oldukları düşünülmektedir. Dua boncukları da tıpkı tespihler gibi çok çeşitli maddelerden yapılabilmektedirler-kullananların varlıklarına ve mevkilerine göre plastik, cam, zeytin çekirdeği, ağaç, amber, fildişi ve ikinci derece değerli taşlardan (mücevher gibi). Temel işlevleri, gerginlikten kurtararak belki de bilinçaltıyla ilgili olarak bir güven hissi yaratmalarıdır.
Fotoğraf 80 Amber taşlı tesbihler
Dubin Lois Sherr, The History of Beads Concise Edition From 30.000 BC to the Present, Thames and Hudson Ltd., London, 1987, 1995, sayfa 100
Bugünkü Yunanistan, Türkiye ya da Orta Doğu’ya giden ziyaretçiler, bay ve bayanların tespih taşıdıklarını görmektedirler. Suudi Arabistan’daki iş görüşmelerinde işadamları, tespih çekerken milyonlarca dolarlık işlemleri tartışmaktadırlar. Sorgulandıklarında insanlar, tespihin herhangi özel bir anlamı olduğunu inkar etmektedirler. Ancak, tespihlerin genel olarak bir dizisinde 33 adet vazo şeklinde boncuk ve sonunda da püskül olmasından dolayı, Hıristiyan ve İslam dua boncuklarından oldukları düşünülmektedir. Dua boncukları da tıpkı tespihler gibi çok çeşitli maddelerden yapılabilmektedirler-kullananların varlıklarına ve mevkilerine göre plastik, cam, zeytin çekirdeği, ağaç, amber, fildişi ve ikinci derece değerli taşlardan (mücevher gibi). Temel işlevleri, gerginlikten kurtararak belki de bilinçaltıyla ilgili olarak bir güven hissi yaratmalarıdır.
Fotoğraf 80 Amber taşlı tesbihler
Dubin Lois Sherr, The History of Beads Concise Edition From 30.000 BC to the Present, Thames and Hudson Ltd., London, 1987, 1995, sayfa 100