OTANT�K TA�

Şifalı Dualar

ŞİFALI DUALAR

C-Ç D E F G H I-İ K-L M N O-Ö R S Ş T U-Ü V Y Z

T

TARIK SURESİNİN SIRLARI

* Tarık Suresi, herhangi bir ilacı aldıktan sonra okunursa, alınan ilacın çabucak tesir etmesine ve tehlike meydana getirmemesine vesile olur.
* Uyumak üzere yatağına uzanan kimse bu sureyi okuduktan sonra yerine uzanır ve uykuya dalarsa, ihtilam olmaktan korunmuş olur.

.
——————————————————————————–

TEHLİKE İLE KARŞILAŞINCA OKUNACAK DUA

Bismillâhirrahmânirrahıym. Ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azıym.

* Resulü Ekrem (s.a.v.) buyurdu:
“Yâ Ali, bir tehlike ile karşılaştığın vakit (bu duayı) oku. Hiç şüphe yoktur ki, Allah Teala dilerse bu dua sebebi ile çeşitli belaları senden çevirir.”

.

——————————————————————————–

TİN SURESİNİN SIRLARI

Velilerden bazıları demişlerdir ki:
* Bir kimse Tîn suresini baştan sona kadar yazıp yolculuğa çıkarken üzerine alırsa ve yolculuğun devamı müddetince üzerinde bulundurursa, tekrar evine gelinceye kadar emniyette olur.
* Bir kimse bu sureyi beyaz renkli temiz bir cam kap içerisine yazar ve bu kabın içerisini yağmur suyu ile doldurur, daha sonra bu suyu bağ, bahçe ve tarla gibi yerlerde bulunan mahsulün üzerine serperse, mahsulün daha güzel, daha bol ve daha bereketli olmasına vesile olur. Ayrıca bütün afetlere karşı da korunmuş olur.

.
——————————————————————————–

TAHRİYM SURESİNİN SIRLARI

* Tahrim suresinin baştan sona kadar okunmasının, her türlü hastalığa, ağrıya ve sancıya iyi geldiği tecrübelerle sabittir.
* Bu sureyi devamlı olarak okuyanlar yoksulluk ve borç yüzü görmezler.
* Bu surenin okunması sihrin ve büyünün ortadan kaldırılmasında çok etkilidir.

.
——————————————————————————–

TALUT’UN VE ONUNLA BİRLİKTE OLAN MÜMİNLERİN DUASI

Rabbenağfir lenâ zünûbenâ ve isrâfenâ fî emrinâ ve sebbit akdâmenâ vensurnâ alel kavmil kâfiriyn.

“Ey Rabbimiz, üzerimize yağmur gibi sabır yağdır. Ayaklarımıza sebat ver. Er meydanından kaydırma. Bu kafirler güruhuna karşı bize yardım et.”
Talut’a itaat eden mü’minler, Calut ile askerlerine karşı çıktıkları zaman, bu şekilde Cenabı Ecelli Alâ’ya dua etmişlerdi. Allah Teala da onların
Bu duasını kabul etti ve şöyle buyurdu:
“Düşmanları ile karşılaşır karşılaşmaz Allah’ın izni ile düşmanlarını bozguna uğrattılar. Mü’minlerin arasında bulunan Davud da Calut’u öldürdü.”
.
——————————————————————————–

TARİKATLARIN ESASLARI

Tarikatların ortak yanı, zikir ve insanın olgunluğa erişerek mârifetullâhı elde etmesidir. Böylece manevi yolculuğun zirvesine ulaşılır. Buna “seyr-i sülük” denir. Bu makamları elde etmek için çalışanlara ise tarikat erbabı denir.

Tarikatlar pek çok kola ayrılır. Ancak insanı Cenabı Hakk’a ulaştıracak yollar mahlukatın nefesleri sayısıncadır. Hepsi de Hazreti Muhammed Aleyhisselam’ın çizdiği yoldan geçmektedir. Bunları şöyle özetleyebiliriz:
Tarik-i Ahyâr:
Bu yol, farzları, Hazreti Peygamber’in sünnetlerini yerine getirmekle yani çok namaz kılmak, çok oruç tutmak, çok Kur’an okumak gibi şeriatın emirlerini yerine getirmekle kazanılır. Kişi bu yol ile Hakk’a vasıl olur.
Tarik-i Ebrâr:
Bu yol mücahede ve riyazat yoludur. Mücahede ile kötü ahlakı değiştirmek ve kalbi arındırmaktır. Riyazetin özü ise nefsin arzularını yapmamaktır. Bu iş kolay değildir, çok zordur. İnsan bu sayede kötü ahlaktan arınır ve kalbini tasfiye eder.
Tarik-i Şettâr:
Bu yol, aşk ehlinin yoludur. Bu yolun şartı insanın kendi iradesi ile ölümü kabul etmesidir. Bir ölümle ölen nasıl dünyadan tamamı ile el çekmeğe mecbur kalıyorsa, iradesi ile ölen insan da her şeyden vazgeçecek, hatta kendi vücudunu bile yok farz edecektir. Ehl-i cezbeden olup aşk ile tutuşmayan insan bu yolda yürüyemez. Bu yolda olan beşeriyyet kabuğunu aşk ateşi ile yakmalı, civcivin yumurtadan sıyrılıp çıktığı gibi çıkması gerekir.
Tarik-i Şettâr’ın kaideleri ondur:
1- Tevbe,
2- Dünya işlerinde zühd,
3- Tevekkül,
4- Kanaat,
5- Uzlet,
6- Devamlı zikir,
7- Bütün benlikle Hakk’a teveccüh,
8- Sabır,
9- Murakabe,
10- Rızâ.
Abdulgani Nablusi Hazretleri şöyle diyor: “İnsanı Allah’a ulaştıracak yol ikidir:
Birincisi: Tarik-i esmadır. Cenabı Hakk’ın isimlerini okurken ihlas içinde olmak, kalbi dünyaya ait düşüncelerden temizlemek ve Allah’a vasıl olmak için azim ve gayret göstermektir. Bu yol Efendimiz’den başka diğer peygamberlerin de yoludur.
İkinci yol ise: İlm ü billâh ve fena fiz zât yoludur. Bu yol yalnız Efendimiz Aleyhisselam’a aittir.”
Tarikatların hepsi esas ve ruh itibarı ile birdir. Çünkü zikrullah hepsinde esas olarak konulmuştur. Tarikatları birbirlerine kaynaştıran mübarek rabıta da Allah’ı zikretmektir

.

——————————————————————————–

TATFİYF SURESİNİN SIRLARI

Bu sureyi baştan sona kadar okuyan kimseye Cenabı Hakk rahik-i mahtum isimli cennet şarabından içmeyi nasib eder.
Emanet edilen bir şeyin üzerine bu sure okunur, öyle bırakılırsa, hıyanetten kurtarılır.

.
——————————————————————————–

TEHECCÜD NAMAZINI KILMANIN FAZİLETİNE DAİR

Resulü Ekrem buyurdu:
“Ramazan orucundan sonra en faziletli olan oruç, Muharrem ayında tutulan oruçtur. Farzlardan sonra en efdal olan namaz, gece kılınan namazdır.”
“Bir kimse geceleyin ailesini uyandırır ve kalkarlar, ikişer rekat teheccüd namazı kılarlarsa, Allah Teala onları çok zikreden erkekler ye çok zikreden kadınların zümresinden yazar. “
“Gece namazı (teheccüd) kılmaya devam ediniz. Zira o sizden evvelki salihlerin adetidir. O sizi Rabbinize yaklaştırır, günahlarınızı affeder ve sizi günahtan korur. İnsandaki hastalığı da şifaya kavuşturur. Gece namazında dünyanın hayrı, ahiretin saadeti vardır.”

.
——————————————————————————–

TEHECCÜDE KALKAN KİMSENİN OKUYACAĞI DUA

Allâhümme lekel hamdü ente kayyimüs semâvâti vel ardı ve men fîhinne ve lekel hamdü leke mülküs semâvâti vel ardı ve men fîhinne ve lekel hamdü ente nûrus semâvâti vel ardı ve men fîhinne ve lekel hamdü entel hakku ve va’dükel hakku ve likâüke hakkun ve kavlüke hakkun vel cennetü hakkun ven nâru hakkun ven nebiyyûne hakkun ve muhammedün hakkun ves sâatü hakkun. Allâhümme leke eslemtü ve bike âmentü ve aleyke tevekkeltü ve ileyke enebtü ve hâsamtü ve ileyke hâkemtü fağfır lî mâ kaddemtü ve mâ ahhartü ve mâ esrartü ve mâ a’lentü entel mükaddimü ve entel müahhıru lâ ilahe illâ ente ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azıym.

Manası:
Ey Allah’ım! Hamd sana mahsustur,Yeri, gökleri ve onların içinde olanları ayakta tutan sensin. Hamd sana mahsustur. Yerin, göklerin ve onların içindekilerin sahibi sensin. Hamd sana mahsustur. Sen yeri, semaları ve içindekilerinin nurlandırıcısısın. Hamd sana mahsustur. Hak ancak sensin. Senin va’din haktır. Cehennem haktır. Peygamberler haktır. Muhammed aleyhisselam haktır. Kıyamet haktır. Ey Allah’ım, sana teslim oldum. Sana inandım, sana güvendim, sana yöneldim. Bana verdiğin kuvvet sayesinde düşmanla savaştım. Kitab’ınla hükmettim. Geçmişte yaptığım ve gelecekte yapacağımı sandığım gizli ve aşikar günahlarımı affet. İlerleten sensin. Gerileten de sensin. Kuvvet ve kudret ancak yücelerin en yücesi olan Allah’tandır.
“Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) geceleyin teheccüd namazına kalktıkları vakit bu duayı okurlardı.”
.
——————————————————————————–

TEKASÜR SURESİNİ OKUMANIN FAZİLETİNE DAİR HADİSLER

Bismillâhirrahmânirrahıym.
Elhâkümüt tekâsür. Hattâ zürtümül mekabir. Kellâ sevfe ta’lemûn. Sûmme kellâ sevfe ta’lemûn. Kellâ lev ta’lemûne ılmel yakıyn.
Le teravünnel cehıym. Sümme le teravünnehâ aynel yakıyn. Sümme le tüs’elünne yevmeizin anin neıym.

Manası:
Sizi çoklukla böbürleniş, o derecede oyaladı ki, ta kabirlere kadar gidip ziyaret ettiniz. Bundan sakının. İleride bu öğünmenizin kötü akıbetini bileceksiniz. Yine sakının ileride bileceksiniz. Sakının. Eğer şüphesiz ve kat’i bir bilgi ile bilseydiniz böyle yapmazdınız. Andolsun, siz o alevlenmiş ateşi mutlaka göreceksiniz. Yine andolsun, onu ayn-ı yakîn ile mutlak ve mutlak göreceksiniz. Sonra andolsun, o gün elbet ve elbet nimetlerden sorulacaksınız.
Fazileti:
*Bu sure-i celileyi okumanın fazileti hakkında iki cihan peygamberinin hadis-i şerifleri:
“Sizden her gün bin ayet okumaya kimin gücü yeter?”
Ashab-ı Kiram:
“Yâ Resulellâh, her gün bin ayet okumaya kim tahammül edebilir?” dediler.
Bunun üzerine Resulü Ekrem:
“Sizden birinin elhâkümüt tekâsür’ü okumaya gücü yetmez mi?” buyurdu.
Diğer hadis-i şerifte:
“Beni Hak peygamberi olarak gönderen ve nefsim yed-i kudretinde bulunan Allah’a yemin ederim ki, muhakkak o Tekâsür suresini okumak bin ayet okumaya denktir. ” buyurmuşlardır.
Başka bir hadis-i şerifte:
“Size elhâkümüt tekâsür’ü okuyacağım. Bu sureyi kim dinler ve ağlarsa, cennet ona vacip olur. Size onu ikinci defa okuyacağım. Kim ondaki esrarı düşünür ve ağlarsa cennet ona vacip olur. Ağlamaya gücü yetmeyenler ise ağlar gibi hüzünlerisin.” buyurmuşlardır.
Yine bir hadis-i şerifte:
“Sure-i Tekâsürü okuyan kimseye melekut aleminde, “şükrü ilahiyyeyi eda eden” diye çağırılır.”
* Tam ve yarım baş ağrıları için Tekâsür suresinin, ikindi namazından sonra okunması çok faydalıdır.
* Bir kimse yağmur yağarken oturup üstüste yedi defa bu sureyi okursa, Cenabı Hakk o kimseye hesapsız sevap ihsan eder.
* Bir kimse yağmur yağarken hem Tekâsür suresini okumaya devam eder, hem de yağan yağmuru bir kab içerisine biriktirmeye çalışırsa, biriktirilen bu su her hastalık ve her niyet için çok faydalıdır.
* Tekâsür suresini okumayı vird haline getiren kimse hayatında fakirlik nedir bilmez.
* Dünyevi ve uhrevi musibetlerden korunmak için günde üç defa okunur.
* Bu sureden alacağımız büyük dersler vardır. Hiç kimse zenginliğine, malına, mülküne güvenmesin. Malına, mülküne güvenip de Allah’ın ve Peygamberinin emirlerini dinlemeyenlerin akibetleri meydandadır. Nerede karunlar? Nerede firavunlar? Nerede Nemrutlar?
duha namazı kıl ki, seni bütün gün kendi himayemde muhafaza edeyim.”
Resulü Ekrem buyurdu:
“İki rekat duha namazı kılan kimse, gafiller zümresinden yazılmaz.”
“Her kim sabah namazım cemaatla kılar sonra da oturur kimse ile konuşmadan ve güneş doğduktan sonra kırk dakika geçene kadar Allah Teala’yı zikreder, sonra kalkar, iki rekat duha namazı kılarsa, onun için tam bir hac ve bir de umre sevabı yazılır.”
“Bir kimse kuşluk namazını iki rekat kılarsa gafiller zümresinden yazılmaz, dört rekat kılarsa abidler zümresinden yazılır. Altı rekat kılarsa, o gün Allah Teala’nın tahtı himayesinde olur. Sekiz rekat kılarsa çok ibadet edenlerin zümresinden yazılır. On iki rekat kılarsa, cennette onun için bir ev ihsan olunur.”
.
——————————————————————————–

TEVBE-İSTİĞFAR

Manevi alanda yasak bölgeye giren, Allah’ın emirlerini çiğneyerek günah işleyen kimseler hemen abdest alıp iki rekat namaz kılmalı, sonra da aşağıda olduğu gibi yaptıkları suçları için tevbe ipine yapışmalıdır.

Allah Resulü: “Günahından tevbe eden hiç günah işlememiş gibidir.” buyurmakla bu gerçeği ifade etmiştir.
“Diyelim cümle günahlarımıza tevbe:
Estağfirullâh, estağfirullâh, estağfirullâhel azıymel keriymellezî lâ ilahe illâ hüvel hayyel kayyûme ve etûbü ileyhi tevbete abdin zâlimin li nefsihî lâ yemlikü li nefsihî mevten ve lâ hayâten ve lâ nüşûran ve es’elühüt tevbete vel mağfirate vel hidâyete lenâ, innehû hüvet tevvâbür rahıym.
Ya Rabbi, Ya Rabbi, Ya Rabbi!
Eğer benim elimden, ayağımdan, gözümden, kulağımdan, dilimden ve bütün azalarımdan bilerek, bilmeyerek, kelime-i küfür ve fi’l-i küfür, günah, isyan, hata, şirk ve malayani sadır oldu ise ben onların cümlesine tevbe ettim, pişman oldum. Bir daha yapmamaya azm ü cezm ü kasd eyledim. Peygamberlerin evveli Adem Safîyyullah, sonuncusu bizim peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) Efendimizdir. Bu ikisi ve bu ikisi arasında gelip geçen peygamberler haktır ve gerçektir. Cümlesine inandım, iman ettim.Dilimle ikrar, kalbimle tasdik ettim.
Amentü billahi ve bi mâ câe min ındillâh, âmentü bi resûlillâh ve bi mâ câe min indi resûlillâh, âmentü billahi ve melâiketihî ve kütübihî ve rusülihî vel yevmil âhiri ve bil kaderi hayrihî ve şerrihî minallâhi teâlâ vel ba’süba’del mevt, hakkım eşhedü en lâ ilahe illallah ve eşhedü enne muhammeden abdühû ve resûlüh.
Kelime-i şehadet; ikinci defa bütün geçmişlerimizin afvı, üçüncü defa vatan ve milletimizin selameti, istiğfarın kabulü için tekrar edilir. Sonra bir Fatiha okunur. Böylece tevbe yapılmış olur.
.
——————————————————————————–

TOHUM EKERKEN OKUNACAK DUA

Eûzü billahi mineş şeytânir raciym,Bismillâhirrahmânirrahıym.
E fe raeytüm mâ tahrusûn. E entüm tezraûnehû em nahnüz zâriûn. Allâhümme salli alâ muhammedin verzuknâ semerahû vec’alnâ
li en’umike mineş şâkiriyn.

Manası: Şimdi gördünüz mü? O ektiğiniz tohumu siz mi bitiriyorsunuz, yoksa biz mi? Allah’ım, Muhammed’e rahmet indir ve bizi bu ekinin meyvesi ile rızıklandır, zararından uzak kıl. Hem de bizi nimetlerine şükredicilerden eyle.
* İmamı Kurtubi diyor ki:
“Tohum ekerken eûzü besmeleden sonra bu duayı okumak müstehaptır. Ve ekine isabet edecek zararın uzaklaştırılmasına vesile olur.”
.
——————————————————————————–

TOPLULUKTAN KALKARKEN OKUNACAK DUA

Sübhânekellâhümme ve bi hamdike eşhedü en lâ ilahe illâ ente estağfiruke ve etûbü ileyk.

Manası:
Allah’ım, (bu meclisten) sana hamd ederek (kalkıyorum). Ben şehadet ederim ki, senden başka hiçbir ilah yoktur (İlahi) sana tevbe eder ve senden mağfiret talep ederim.
“Peygamberimiz (s.a.v.), bir topluluktan kalkarken (bu duayı) okurlardı. Zât-ı Risâlet Penâhlarına sorulduğunda: “Bu duayı okumak mecliste işlenenlere keffarettir.” buyurdular.”
.
——————————————————————————–

TURFANDA MEYVE GÖRÜLÜNCE OKUNACAK DUA

Allâhümme kemâ eraytenâ evvelehû fe erinâ âhırah.

Manası:
Allah’ım, bu meyvenin ilkini bize gösterdiğin gibi sonunu da göster.
“Resulü Ekrem’e ilk çıkan meyve getirildiği vakit onu alır, iki gözü ve sonra mübarek dudakları üzerine koyar ve (bu duayı) okurlardı.”

Şifalı Dualar

ŞİFALI DUALAR

C-Ç D E F G H I-İ K-L M N O-Ö R S Ş T U-Ü V Y Z

T

TARIK SURESİNİN SIRLARI

* Tarık Suresi, herhangi bir ilacı aldıktan sonra okunursa, alınan ilacın çabucak tesir etmesine ve tehlike meydana getirmemesine vesile olur.
* Uyumak üzere yatağına uzanan kimse bu sureyi okuduktan sonra yerine uzanır ve uykuya dalarsa, ihtilam olmaktan korunmuş olur.

.
——————————————————————————–

TEHLİKE İLE KARŞILAŞINCA OKUNACAK DUA

Bismillâhirrahmânirrahıym. Ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azıym.

* Resulü Ekrem (s.a.v.) buyurdu:
“Yâ Ali, bir tehlike ile karşılaştığın vakit (bu duayı) oku. Hiç şüphe yoktur ki, Allah Teala dilerse bu dua sebebi ile çeşitli belaları senden çevirir.”

.

——————————————————————————–

TİN SURESİNİN SIRLARI

Velilerden bazıları demişlerdir ki:
* Bir kimse Tîn suresini baştan sona kadar yazıp yolculuğa çıkarken üzerine alırsa ve yolculuğun devamı müddetince üzerinde bulundurursa, tekrar evine gelinceye kadar emniyette olur.
* Bir kimse bu sureyi beyaz renkli temiz bir cam kap içerisine yazar ve bu kabın içerisini yağmur suyu ile doldurur, daha sonra bu suyu bağ, bahçe ve tarla gibi yerlerde bulunan mahsulün üzerine serperse, mahsulün daha güzel, daha bol ve daha bereketli olmasına vesile olur. Ayrıca bütün afetlere karşı da korunmuş olur.

.
——————————————————————————–

TAHRİYM SURESİNİN SIRLARI

* Tahrim suresinin baştan sona kadar okunmasının, her türlü hastalığa, ağrıya ve sancıya iyi geldiği tecrübelerle sabittir.
* Bu sureyi devamlı olarak okuyanlar yoksulluk ve borç yüzü görmezler.
* Bu surenin okunması sihrin ve büyünün ortadan kaldırılmasında çok etkilidir.

.
——————————————————————————–

TALUT’UN VE ONUNLA BİRLİKTE OLAN MÜMİNLERİN DUASI

Rabbenağfir lenâ zünûbenâ ve isrâfenâ fî emrinâ ve sebbit akdâmenâ vensurnâ alel kavmil kâfiriyn.

“Ey Rabbimiz, üzerimize yağmur gibi sabır yağdır. Ayaklarımıza sebat ver. Er meydanından kaydırma. Bu kafirler güruhuna karşı bize yardım et.”
Talut’a itaat eden mü’minler, Calut ile askerlerine karşı çıktıkları zaman, bu şekilde Cenabı Ecelli Alâ’ya dua etmişlerdi. Allah Teala da onların
Bu duasını kabul etti ve şöyle buyurdu:
“Düşmanları ile karşılaşır karşılaşmaz Allah’ın izni ile düşmanlarını bozguna uğrattılar. Mü’minlerin arasında bulunan Davud da Calut’u öldürdü.”
.
——————————————————————————–

TARİKATLARIN ESASLARI

Tarikatların ortak yanı, zikir ve insanın olgunluğa erişerek mârifetullâhı elde etmesidir. Böylece manevi yolculuğun zirvesine ulaşılır. Buna “seyr-i sülük” denir. Bu makamları elde etmek için çalışanlara ise tarikat erbabı denir.

Tarikatlar pek çok kola ayrılır. Ancak insanı Cenabı Hakk’a ulaştıracak yollar mahlukatın nefesleri sayısıncadır. Hepsi de Hazreti Muhammed Aleyhisselam’ın çizdiği yoldan geçmektedir. Bunları şöyle özetleyebiliriz:
Tarik-i Ahyâr:
Bu yol, farzları, Hazreti Peygamber’in sünnetlerini yerine getirmekle yani çok namaz kılmak, çok oruç tutmak, çok Kur’an okumak gibi şeriatın emirlerini yerine getirmekle kazanılır. Kişi bu yol ile Hakk’a vasıl olur.
Tarik-i Ebrâr:
Bu yol mücahede ve riyazat yoludur. Mücahede ile kötü ahlakı değiştirmek ve kalbi arındırmaktır. Riyazetin özü ise nefsin arzularını yapmamaktır. Bu iş kolay değildir, çok zordur. İnsan bu sayede kötü ahlaktan arınır ve kalbini tasfiye eder.
Tarik-i Şettâr:
Bu yol, aşk ehlinin yoludur. Bu yolun şartı insanın kendi iradesi ile ölümü kabul etmesidir. Bir ölümle ölen nasıl dünyadan tamamı ile el çekmeğe mecbur kalıyorsa, iradesi ile ölen insan da her şeyden vazgeçecek, hatta kendi vücudunu bile yok farz edecektir. Ehl-i cezbeden olup aşk ile tutuşmayan insan bu yolda yürüyemez. Bu yolda olan beşeriyyet kabuğunu aşk ateşi ile yakmalı, civcivin yumurtadan sıyrılıp çıktığı gibi çıkması gerekir.
Tarik-i Şettâr’ın kaideleri ondur:
1- Tevbe,
2- Dünya işlerinde zühd,
3- Tevekkül,
4- Kanaat,
5- Uzlet,
6- Devamlı zikir,
7- Bütün benlikle Hakk’a teveccüh,
8- Sabır,
9- Murakabe,
10- Rızâ.
Abdulgani Nablusi Hazretleri şöyle diyor: “İnsanı Allah’a ulaştıracak yol ikidir:
Birincisi: Tarik-i esmadır. Cenabı Hakk’ın isimlerini okurken ihlas içinde olmak, kalbi dünyaya ait düşüncelerden temizlemek ve Allah’a vasıl olmak için azim ve gayret göstermektir. Bu yol Efendimiz’den başka diğer peygamberlerin de yoludur.
İkinci yol ise: İlm ü billâh ve fena fiz zât yoludur. Bu yol yalnız Efendimiz Aleyhisselam’a aittir.”
Tarikatların hepsi esas ve ruh itibarı ile birdir. Çünkü zikrullah hepsinde esas olarak konulmuştur. Tarikatları birbirlerine kaynaştıran mübarek rabıta da Allah’ı zikretmektir

.

——————————————————————————–

TATFİYF SURESİNİN SIRLARI

Bu sureyi baştan sona kadar okuyan kimseye Cenabı Hakk rahik-i mahtum isimli cennet şarabından içmeyi nasib eder.
Emanet edilen bir şeyin üzerine bu sure okunur, öyle bırakılırsa, hıyanetten kurtarılır.

.
——————————————————————————–

TEHECCÜD NAMAZINI KILMANIN FAZİLETİNE DAİR

Resulü Ekrem buyurdu:
“Ramazan orucundan sonra en faziletli olan oruç, Muharrem ayında tutulan oruçtur. Farzlardan sonra en efdal olan namaz, gece kılınan namazdır.”
“Bir kimse geceleyin ailesini uyandırır ve kalkarlar, ikişer rekat teheccüd namazı kılarlarsa, Allah Teala onları çok zikreden erkekler ye çok zikreden kadınların zümresinden yazar. “
“Gece namazı (teheccüd) kılmaya devam ediniz. Zira o sizden evvelki salihlerin adetidir. O sizi Rabbinize yaklaştırır, günahlarınızı affeder ve sizi günahtan korur. İnsandaki hastalığı da şifaya kavuşturur. Gece namazında dünyanın hayrı, ahiretin saadeti vardır.”

.
——————————————————————————–

TEHECCÜDE KALKAN KİMSENİN OKUYACAĞI DUA

Allâhümme lekel hamdü ente kayyimüs semâvâti vel ardı ve men fîhinne ve lekel hamdü leke mülküs semâvâti vel ardı ve men fîhinne ve lekel hamdü ente nûrus semâvâti vel ardı ve men fîhinne ve lekel hamdü entel hakku ve va’dükel hakku ve likâüke hakkun ve kavlüke hakkun vel cennetü hakkun ven nâru hakkun ven nebiyyûne hakkun ve muhammedün hakkun ves sâatü hakkun. Allâhümme leke eslemtü ve bike âmentü ve aleyke tevekkeltü ve ileyke enebtü ve hâsamtü ve ileyke hâkemtü fağfır lî mâ kaddemtü ve mâ ahhartü ve mâ esrartü ve mâ a’lentü entel mükaddimü ve entel müahhıru lâ ilahe illâ ente ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azıym.

Manası:
Ey Allah’ım! Hamd sana mahsustur,Yeri, gökleri ve onların içinde olanları ayakta tutan sensin. Hamd sana mahsustur. Yerin, göklerin ve onların içindekilerin sahibi sensin. Hamd sana mahsustur. Sen yeri, semaları ve içindekilerinin nurlandırıcısısın. Hamd sana mahsustur. Hak ancak sensin. Senin va’din haktır. Cehennem haktır. Peygamberler haktır. Muhammed aleyhisselam haktır. Kıyamet haktır. Ey Allah’ım, sana teslim oldum. Sana inandım, sana güvendim, sana yöneldim. Bana verdiğin kuvvet sayesinde düşmanla savaştım. Kitab’ınla hükmettim. Geçmişte yaptığım ve gelecekte yapacağımı sandığım gizli ve aşikar günahlarımı affet. İlerleten sensin. Gerileten de sensin. Kuvvet ve kudret ancak yücelerin en yücesi olan Allah’tandır.
“Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) geceleyin teheccüd namazına kalktıkları vakit bu duayı okurlardı.”
.
——————————————————————————–

TEKASÜR SURESİNİ OKUMANIN FAZİLETİNE DAİR HADİSLER

Bismillâhirrahmânirrahıym.
Elhâkümüt tekâsür. Hattâ zürtümül mekabir. Kellâ sevfe ta’lemûn. Sûmme kellâ sevfe ta’lemûn. Kellâ lev ta’lemûne ılmel yakıyn.
Le teravünnel cehıym. Sümme le teravünnehâ aynel yakıyn. Sümme le tüs’elünne yevmeizin anin neıym.

Manası:
Sizi çoklukla böbürleniş, o derecede oyaladı ki, ta kabirlere kadar gidip ziyaret ettiniz. Bundan sakının. İleride bu öğünmenizin kötü akıbetini bileceksiniz. Yine sakının ileride bileceksiniz. Sakının. Eğer şüphesiz ve kat’i bir bilgi ile bilseydiniz böyle yapmazdınız. Andolsun, siz o alevlenmiş ateşi mutlaka göreceksiniz. Yine andolsun, onu ayn-ı yakîn ile mutlak ve mutlak göreceksiniz. Sonra andolsun, o gün elbet ve elbet nimetlerden sorulacaksınız.
Fazileti:
*Bu sure-i celileyi okumanın fazileti hakkında iki cihan peygamberinin hadis-i şerifleri:
“Sizden her gün bin ayet okumaya kimin gücü yeter?”
Ashab-ı Kiram:
“Yâ Resulellâh, her gün bin ayet okumaya kim tahammül edebilir?” dediler.
Bunun üzerine Resulü Ekrem:
“Sizden birinin elhâkümüt tekâsür’ü okumaya gücü yetmez mi?” buyurdu.
Diğer hadis-i şerifte:
“Beni Hak peygamberi olarak gönderen ve nefsim yed-i kudretinde bulunan Allah’a yemin ederim ki, muhakkak o Tekâsür suresini okumak bin ayet okumaya denktir. ” buyurmuşlardır.
Başka bir hadis-i şerifte:
“Size elhâkümüt tekâsür’ü okuyacağım. Bu sureyi kim dinler ve ağlarsa, cennet ona vacip olur. Size onu ikinci defa okuyacağım. Kim ondaki esrarı düşünür ve ağlarsa cennet ona vacip olur. Ağlamaya gücü yetmeyenler ise ağlar gibi hüzünlerisin.” buyurmuşlardır.
Yine bir hadis-i şerifte:
“Sure-i Tekâsürü okuyan kimseye melekut aleminde, “şükrü ilahiyyeyi eda eden” diye çağırılır.”
* Tam ve yarım baş ağrıları için Tekâsür suresinin, ikindi namazından sonra okunması çok faydalıdır.
* Bir kimse yağmur yağarken oturup üstüste yedi defa bu sureyi okursa, Cenabı Hakk o kimseye hesapsız sevap ihsan eder.
* Bir kimse yağmur yağarken hem Tekâsür suresini okumaya devam eder, hem de yağan yağmuru bir kab içerisine biriktirmeye çalışırsa, biriktirilen bu su her hastalık ve her niyet için çok faydalıdır.
* Tekâsür suresini okumayı vird haline getiren kimse hayatında fakirlik nedir bilmez.
* Dünyevi ve uhrevi musibetlerden korunmak için günde üç defa okunur.
* Bu sureden alacağımız büyük dersler vardır. Hiç kimse zenginliğine, malına, mülküne güvenmesin. Malına, mülküne güvenip de Allah’ın ve Peygamberinin emirlerini dinlemeyenlerin akibetleri meydandadır. Nerede karunlar? Nerede firavunlar? Nerede Nemrutlar?
duha namazı kıl ki, seni bütün gün kendi himayemde muhafaza edeyim.”
Resulü Ekrem buyurdu:
“İki rekat duha namazı kılan kimse, gafiller zümresinden yazılmaz.”
“Her kim sabah namazım cemaatla kılar sonra da oturur kimse ile konuşmadan ve güneş doğduktan sonra kırk dakika geçene kadar Allah Teala’yı zikreder, sonra kalkar, iki rekat duha namazı kılarsa, onun için tam bir hac ve bir de umre sevabı yazılır.”
“Bir kimse kuşluk namazını iki rekat kılarsa gafiller zümresinden yazılmaz, dört rekat kılarsa abidler zümresinden yazılır. Altı rekat kılarsa, o gün Allah Teala’nın tahtı himayesinde olur. Sekiz rekat kılarsa çok ibadet edenlerin zümresinden yazılır. On iki rekat kılarsa, cennette onun için bir ev ihsan olunur.”
.
——————————————————————————–

TEVBE-İSTİĞFAR

Manevi alanda yasak bölgeye giren, Allah’ın emirlerini çiğneyerek günah işleyen kimseler hemen abdest alıp iki rekat namaz kılmalı, sonra da aşağıda olduğu gibi yaptıkları suçları için tevbe ipine yapışmalıdır.

Allah Resulü: “Günahından tevbe eden hiç günah işlememiş gibidir.” buyurmakla bu gerçeği ifade etmiştir.
“Diyelim cümle günahlarımıza tevbe:
Estağfirullâh, estağfirullâh, estağfirullâhel azıymel keriymellezî lâ ilahe illâ hüvel hayyel kayyûme ve etûbü ileyhi tevbete abdin zâlimin li nefsihî lâ yemlikü li nefsihî mevten ve lâ hayâten ve lâ nüşûran ve es’elühüt tevbete vel mağfirate vel hidâyete lenâ, innehû hüvet tevvâbür rahıym.
Ya Rabbi, Ya Rabbi, Ya Rabbi!
Eğer benim elimden, ayağımdan, gözümden, kulağımdan, dilimden ve bütün azalarımdan bilerek, bilmeyerek, kelime-i küfür ve fi’l-i küfür, günah, isyan, hata, şirk ve malayani sadır oldu ise ben onların cümlesine tevbe ettim, pişman oldum. Bir daha yapmamaya azm ü cezm ü kasd eyledim. Peygamberlerin evveli Adem Safîyyullah, sonuncusu bizim peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) Efendimizdir. Bu ikisi ve bu ikisi arasında gelip geçen peygamberler haktır ve gerçektir. Cümlesine inandım, iman ettim.Dilimle ikrar, kalbimle tasdik ettim.
Amentü billahi ve bi mâ câe min ındillâh, âmentü bi resûlillâh ve bi mâ câe min indi resûlillâh, âmentü billahi ve melâiketihî ve kütübihî ve rusülihî vel yevmil âhiri ve bil kaderi hayrihî ve şerrihî minallâhi teâlâ vel ba’süba’del mevt, hakkım eşhedü en lâ ilahe illallah ve eşhedü enne muhammeden abdühû ve resûlüh.
Kelime-i şehadet; ikinci defa bütün geçmişlerimizin afvı, üçüncü defa vatan ve milletimizin selameti, istiğfarın kabulü için tekrar edilir. Sonra bir Fatiha okunur. Böylece tevbe yapılmış olur.
.
——————————————————————————–

TOHUM EKERKEN OKUNACAK DUA

Eûzü billahi mineş şeytânir raciym,Bismillâhirrahmânirrahıym.
E fe raeytüm mâ tahrusûn. E entüm tezraûnehû em nahnüz zâriûn. Allâhümme salli alâ muhammedin verzuknâ semerahû vec’alnâ
li en’umike mineş şâkiriyn.

Manası: Şimdi gördünüz mü? O ektiğiniz tohumu siz mi bitiriyorsunuz, yoksa biz mi? Allah’ım, Muhammed’e rahmet indir ve bizi bu ekinin meyvesi ile rızıklandır, zararından uzak kıl. Hem de bizi nimetlerine şükredicilerden eyle.
* İmamı Kurtubi diyor ki:
“Tohum ekerken eûzü besmeleden sonra bu duayı okumak müstehaptır. Ve ekine isabet edecek zararın uzaklaştırılmasına vesile olur.”
.
——————————————————————————–

TOPLULUKTAN KALKARKEN OKUNACAK DUA

Sübhânekellâhümme ve bi hamdike eşhedü en lâ ilahe illâ ente estağfiruke ve etûbü ileyk.

Manası:
Allah’ım, (bu meclisten) sana hamd ederek (kalkıyorum). Ben şehadet ederim ki, senden başka hiçbir ilah yoktur (İlahi) sana tevbe eder ve senden mağfiret talep ederim.
“Peygamberimiz (s.a.v.), bir topluluktan kalkarken (bu duayı) okurlardı. Zât-ı Risâlet Penâhlarına sorulduğunda: “Bu duayı okumak mecliste işlenenlere keffarettir.” buyurdular.”
.
——————————————————————————–

TURFANDA MEYVE GÖRÜLÜNCE OKUNACAK DUA

Allâhümme kemâ eraytenâ evvelehû fe erinâ âhırah.

Manası:
Allah’ım, bu meyvenin ilkini bize gösterdiğin gibi sonunu da göster.
“Resulü Ekrem’e ilk çıkan meyve getirildiği vakit onu alır, iki gözü ve sonra mübarek dudakları üzerine koyar ve (bu duayı) okurlardı.”