Cez Taşı ‘in madeni, akik madenidir. Altı çeşittir. Bakrâvî, birinci çeşittir. Üçe ayrılır. Birinci sınıfı, ışıltısız kızıldır. İkinci sınıfı, ışıltısız beyazdır. Üçüncü sınıfı, billur rengindedir. Yeterince ışıltısı vardır. Billur düz, ufak, beneksiz, içindeki damarları bir seviyede olursa ve göze görünen kusuru da bulunmazsa bu sınıfın en iyisi olur. Habeşî, ikinci çeşittir. İki tarafı sebec gibi kara, ortası beyazdır. Cismi düz olup damarlarının rengi bir olanı iyisidir, bakrâvîde bahsedildiği gibi… Garavî, üçüncü çeşittir. Pârsî, dördüncüsüdür. ‘Aselî, beşinci çeşittir. ‘Arakî, altıncı çeşittir. Düz, yumuşak, ışıltılı, temiz olanı bütün çeşitlerin iyisidir .
Tigâşî, bu taş için şunları söyler:
“Cez Taşı’ sözlükte Ceza’dan gelir. Ceza’ içinde çağrışmak, bağrışmak, çekişmek ve vuruşmak olan korku demektir. Bu taşı yüzük kaşında, muskasında veya başka yerinde götürenlerde gam, keder, kaygı, korku, savaş, fitne, şer eksik olmaz ve kötü düşler görür. Cez Taşı’den yapılmış çanak ve bardaktan yiyecek yenilip, su içilirse uykuyu engeller. Küçük çocuklara asılırsa çocukların ağızlarının suyunu artırır,daima akmasını sağlar” .
Hoca Nasîrüddîn-i Tûsî, büyüklerin de talkı yanlarında sürekli taşıdıklarında ağızlarının suyunun artacağını belirtir. Rivayete göre, Hz. Peygamber’in mübarek dişini kafirler bu taşla incitmişler. Bu yüzden Yemen, ‘Aden ve Çin padişahları ve büyükleri bu taşı yanlarında taşımaz, evlerine ve hazinelerine koydurmazlarmış. Taş, madeninden çıktığında ya satıp dağıtırlar ya da misafirler alıp başka yerlere götürürmüş413.
.Bozulmuş, rengi dönmüş yakutlar, ezilmiş Cez Taşı’ ile ovulur, sonra da yıkanırsa cismi, rengi, nuru ve güzelliği yerine gelir. Yakutu Cez Taşı’den başka hiçbir nesne iyi parlatamaz. Fakat bu Cez Taşı’ adlı taşın cismi serttir, zor ezilir. Cez Taşı’, zeytinyağıyla uzun süre kaynatılırsa ezilir, delinebilir. Bu taş, bal ile yıkanırsa cilalanır,rengi parlar, nuru ve suyu artar .
Bir miskâl iyi bakrâvî veya habeşî Cez Taşı’in değeri, iki dirhem gümüştür. Diğer çeşitleri bunun yarısıdır. Ayrıca bakrâvî, habeşîden pahalıdır415.
Cez Taşı ‘in madeni, akik madenidir. Altı çeşittir. Bakrâvî, birinci çeşittir. Üçe ayrılır. Birinci sınıfı, ışıltısız kızıldır. İkinci sınıfı, ışıltısız beyazdır. Üçüncü sınıfı, billur rengindedir. Yeterince ışıltısı vardır. Billur düz, ufak, beneksiz, içindeki damarları bir seviyede olursa ve göze görünen kusuru da bulunmazsa bu sınıfın en iyisi olur. Habeşî, ikinci çeşittir. İki tarafı sebec gibi kara, ortası beyazdır. Cismi düz olup damarlarının rengi bir olanı iyisidir, bakrâvîde bahsedildiği gibi… Garavî, üçüncü çeşittir. Pârsî, dördüncüsüdür. ‘Aselî, beşinci çeşittir. ‘Arakî, altıncı çeşittir. Düz, yumuşak, ışıltılı, temiz olanı bütün çeşitlerin iyisidir .
Tigâşî, bu taş için şunları söyler:
“Cez Taşı’ sözlükte Ceza’dan gelir. Ceza’ içinde çağrışmak, bağrışmak, çekişmek ve vuruşmak olan korku demektir. Bu taşı yüzük kaşında, muskasında veya başka yerinde götürenlerde gam, keder, kaygı, korku, savaş, fitne, şer eksik olmaz ve kötü düşler görür. Cez Taşı’den yapılmış çanak ve bardaktan yiyecek yenilip, su içilirse uykuyu engeller. Küçük çocuklara asılırsa çocukların ağızlarının suyunu artırır,daima akmasını sağlar” .
Hoca Nasîrüddîn-i Tûsî, büyüklerin de talkı yanlarında sürekli taşıdıklarında ağızlarının suyunun artacağını belirtir. Rivayete göre, Hz. Peygamber’in mübarek dişini kafirler bu taşla incitmişler. Bu yüzden Yemen, ‘Aden ve Çin padişahları ve büyükleri bu taşı yanlarında taşımaz, evlerine ve hazinelerine koydurmazlarmış. Taş, madeninden çıktığında ya satıp dağıtırlar ya da misafirler alıp başka yerlere götürürmüş413.
.Bozulmuş, rengi dönmüş yakutlar, ezilmiş Cez Taşı’ ile ovulur, sonra da yıkanırsa cismi, rengi, nuru ve güzelliği yerine gelir. Yakutu Cez Taşı’den başka hiçbir nesne iyi parlatamaz. Fakat bu Cez Taşı’ adlı taşın cismi serttir, zor ezilir. Cez Taşı’, zeytinyağıyla uzun süre kaynatılırsa ezilir, delinebilir. Bu taş, bal ile yıkanırsa cilalanır,rengi parlar, nuru ve suyu artar .
Bir miskâl iyi bakrâvî veya habeşî Cez Taşı’in değeri, iki dirhem gümüştür. Diğer çeşitleri bunun yarısıdır. Ayrıca bakrâvî, habeşîden pahalıdır415.