Şifalı Taşlar İstanbul sahası, yan minerallerle birlikte değerlendirildiğinde hidrotermal (epitermal) bir yataklanma görüntüsüne sahiptir
Bölgede hidrotermal bir yatağın oluşmasındaki en önemli faktör farklı jeolojik devirler boyunca meydana gelen volkanizma hareketlerini takip eden tektonizma hareketleri ve buna bağlı olarak gelişen faylanmalardır. Bu tektonizma hareketleri sonucunda silis ve diğer çözeltilerin getirimi için uygun boşluk ve yollar meydana gelmiş ve yan kayaçlarda oluşan boşluk alanlarının artmasıyla büyük rezervde yataklanmaların oluşumu için gerekli ortam oluşmuştur.
Bölgedeki çakıltaşları, Eosen volkaniklerine bağlı olarak şiddetli alterasyona uğramışlardır. Çakıltaşı içerisindeki bazı çakıl taneleri (olasılıkla magnezit), zonlu alterasyon izleri göstermektedir (Şekil 1.6). Hematitleşme ve limonitleşme oldukça yaygındır.Şifalı Taşlar İstanbul yumruları genel olarak, çakıltaşı içerisindeki ilksel magnezit vekarbonat çakıllarının silisçe zengin hidrotermal sıvıların alterasyonu ile oluşmuştur. Bazı ultrabazik çakıllar da, lisvenitleşme (ultrabazik kayaçların Ca, Mg ve Fe-karbonatlara, talka ve kuvarsa alterasyonu) benzeri karbonat-silis mineralleri tarafından ornatılmıştır (Şekil 1.7).
Bölgede Şifalı Taşlar İstanbul yataklanması Paleosen yaşlı Mihalgazi Formasyonu içerisinde D-B yönünde, birbirine yaklaşık paralel olarak uzanan iki doğrultu atımlı fayın makaslanma zonunda yer alan çakıltaşı-kumtaşı içerisinde bulunmaktadır. Bu alan dışında mavi Şifalı Taşlar İstanbula rastlanmamakta ve Şifalı Taşlar İstanbul yumrularına kahverengi, sarımsı, siyahımsı tonlarda çapları 15 cm ye kadar ulaşan opal oluşumları eşlik etmektedir. Ender olarak morumsu-leylak, yeşilimsi, koyu mavi, sarımsı tonlarına sahip Şifalı Taşlar İstanbul yumruları da gözlenmiştir. Bazı yumruların orta kısımları boşluklu mikrokristalen kuvars kaplı drusy tipi mavi-mor Şifalı Taşlar İstanbullar şeklindeyken ender olarak, kırıklanmış bazı jeot merkezlerinde 3-5 cm boyutlarına aragonit mineral oluşumlarına rastlanmıştır (Şekil 1.8) Ayrıca Şifalı Taşlar İstanbul yumruları arasında yeşil renkte Ni-silikatlar (garniyerit?) gözlenmektedir (Şekil 1.9).
Diğer yandan, Şifalı Taşlar İstanbul sahasının güneydoğusunda, allokton kireçtaşları ile andezitlerin dokanağında, yer yer sadece andezit içerisinde gelişen faylanmaların çeşitli epitermal çözeltilerin çökelmesine olanak sağladığı ve bu zon boyunca belirli uzaklıklarda altın, pirit, kalkopirit, çinkoblend, galenit, stibnit ve manganit cevherleşmelerinin oluştuğu bildirilmektedir (Kibici, 1982-90).
İnceleme sahasından toplanıp ince kesitleri yapılan örnekler polarizan mikroskobunda incelendiğinde, serpantinitleşmiş dünitlerin önce silisler tarafından ornatıldığı, son aşamada da ağsı çatlakların karbonat mineralleri ile doldurulduğu gözlenmiştir (Şekil 1.10). İnce kesitler içerisinde yaygın olarak opak cevher mineralleri gözlenmekte ve bunların genellikle hematit, limonit gibi demir oksitler olduğu görülmektedir (Şekil 1.11).
Şekil 1.10 Silis minerallerini içerisindeki karbonat mineralleri tarafından doldurulmuş ağsı çatlaklar A ve B, silisleşmiş ultrabazikler içerisinde gözlenen zonlu mikro-nodüler Şifalı Taşlar İstanbul oluşumu (A, haç nikol; B, paralel nikol). C ve D, silisleşmiş ultrabazikler içerisine yerleşmiş, karbonat mineralleri ile çimentolanmış çatlaklar (C, haç nikol; D paralel nikol).
Şifalı Taşlar İstanbul yumrularının içerisinde yer aldığı çatlak boşluğu en dıştan içe doğru hematit-limonit, demir silikatlar, sepiolite benzer silisli killi oluşumlar ve en merkezde mikrokristalen Şifalı Taşlar İstanbul ile dolgulanmıştır (Şekil 1.12).
İncelenen ince kesitlerde, parçalanmış ultrabazikler içerisinde breşleşmiş, yönlenmiş, göz şeklinde yapılara rastlanmıştır (Şekil 1.13). Bu da Şifalı Taşlar İstanbul oluşumlarının bulunduğu bölgede tektonizmanın etkin olduğunu göstermektedir.
Şekil 1.13 Parçalanmış ultrabazikler içerisinde oluşmuş göz şeklinde, sigmoid yapılar (A, haç nikol; B, paralel nikol).
Bu breşik yapıların arasında oluşan çatlaklarda, iğ şekilli, merceksi, mikro-nodüler, kalınlığı birkaç mm ile birkaç cm arasında değişen, beyaz renkli, damar şeklinde dolgular gözlenmiştir. Bu damar şeklindeki dolguların merkezlerinde Şifalı Taşlar İstanbullar gözlenmiştir (Şekil 1.14). Merkezdeki masif Şifalı Taşlar İstanbulik oluşumlar, kristal sınırları süturlu bir şekilde birbirine kenetlenmiş olup, jipslerdeki alabastrin dokuya benzer, küçük veya daha büyükçe oluşmuş, birbirleriyle kenetli/geçmeli
dokuya sahip, mikroskop altında düzensiz sönme açıları veren kristallerden oluşmuş, bir görünümdedir (Şekil 1.15).
Şekil 1.14 Breşik yapılar arasındaki çatlaklarda oluşmuş, beyaz renkli damar şeklinde dolgular ve merkezlerinde yer alan Şifalı Taşlar İstanbul oluşumları (A,B ve C, haç nikol; D paralel nikol).
Merkezdeki Şifalı Taşlar İstanbul yumruları, çevrelerindeki ağsı mikro damarlardan silis içeren çözeltilerin taşınmasıyla oluşmuştur (Şekil 1.16). Silisli çözeltilerin taşındıkları mikro-kanalların çeperlerinde lifsi Şifalı Taşlar İstanbul oluşumlarına rastlanırken Şifalı Taşlar İstanbul yumrularından uzakta olan yerlerde çatlakların karbonatlar tarafından doldurulduğu gözlemlenmiştir. Bu örneklerde görüldüğü üzere, öncelikle silis, Şifalı Taşlar İstanbul olarak kristallenmiş, daha sonra bazı bölümlerde ilksel Şifalı Taşlar İstanbullar karbonat fazı tarafından ornatılmıştır. Bazı damarların kesişim yerlerinde merkezden dışa doğru sferulitik, ışınsal, yelpaze şekilli Şifalı Taşlar İstanbulların oluştuğu görülmüştür (Şekil 1.17). Mikro-çatlakların bir boşluğa bağlanmaları sonucunda taşınan silisin oluşturduğu Şifalı Taşlar İstanbulik yapı, yelpaze şekilli lifsi kuvarslardan oluşurken; ornatma ile yerleşen silisler, mikrokristalen (alabastrin) bir doku gösterdiği saptanmıştır (Şekil 1.18).
Şifalı Taşlar İstanbul sahası, yan minerallerle birlikte değerlendirildiğinde hidrotermal (epitermal) bir yataklanma görüntüsüne sahiptir
Bölgede hidrotermal bir yatağın oluşmasındaki en önemli faktör farklı jeolojik devirler boyunca meydana gelen volkanizma hareketlerini takip eden tektonizma hareketleri ve buna bağlı olarak gelişen faylanmalardır. Bu tektonizma hareketleri sonucunda silis ve diğer çözeltilerin getirimi için uygun boşluk ve yollar meydana gelmiş ve yan kayaçlarda oluşan boşluk alanlarının artmasıyla büyük rezervde yataklanmaların oluşumu için gerekli ortam oluşmuştur.
Bölgedeki çakıltaşları, Eosen volkaniklerine bağlı olarak şiddetli alterasyona uğramışlardır. Çakıltaşı içerisindeki bazı çakıl taneleri (olasılıkla magnezit), zonlu alterasyon izleri göstermektedir (Şekil 1.6). Hematitleşme ve limonitleşme oldukça yaygındır.Şifalı Taşlar İstanbul yumruları genel olarak, çakıltaşı içerisindeki ilksel magnezit vekarbonat çakıllarının silisçe zengin hidrotermal sıvıların alterasyonu ile oluşmuştur. Bazı ultrabazik çakıllar da, lisvenitleşme (ultrabazik kayaçların Ca, Mg ve Fe-karbonatlara, talka ve kuvarsa alterasyonu) benzeri karbonat-silis mineralleri tarafından ornatılmıştır (Şekil 1.7).
Bölgede Şifalı Taşlar İstanbul yataklanması Paleosen yaşlı Mihalgazi Formasyonu içerisinde D-B yönünde, birbirine yaklaşık paralel olarak uzanan iki doğrultu atımlı fayın makaslanma zonunda yer alan çakıltaşı-kumtaşı içerisinde bulunmaktadır. Bu alan dışında mavi Şifalı Taşlar İstanbula rastlanmamakta ve Şifalı Taşlar İstanbul yumrularına kahverengi, sarımsı, siyahımsı tonlarda çapları 15 cm ye kadar ulaşan opal oluşumları eşlik etmektedir. Ender olarak morumsu-leylak, yeşilimsi, koyu mavi, sarımsı tonlarına sahip Şifalı Taşlar İstanbul yumruları da gözlenmiştir. Bazı yumruların orta kısımları boşluklu mikrokristalen kuvars kaplı drusy tipi mavi-mor Şifalı Taşlar İstanbullar şeklindeyken ender olarak, kırıklanmış bazı jeot merkezlerinde 3-5 cm boyutlarına aragonit mineral oluşumlarına rastlanmıştır (Şekil 1.8) Ayrıca Şifalı Taşlar İstanbul yumruları arasında yeşil renkte Ni-silikatlar (garniyerit?) gözlenmektedir (Şekil 1.9).
Diğer yandan, Şifalı Taşlar İstanbul sahasının güneydoğusunda, allokton kireçtaşları ile andezitlerin dokanağında, yer yer sadece andezit içerisinde gelişen faylanmaların çeşitli epitermal çözeltilerin çökelmesine olanak sağladığı ve bu zon boyunca belirli uzaklıklarda altın, pirit, kalkopirit, çinkoblend, galenit, stibnit ve manganit cevherleşmelerinin oluştuğu bildirilmektedir (Kibici, 1982-90).
İnceleme sahasından toplanıp ince kesitleri yapılan örnekler polarizan mikroskobunda incelendiğinde, serpantinitleşmiş dünitlerin önce silisler tarafından ornatıldığı, son aşamada da ağsı çatlakların karbonat mineralleri ile doldurulduğu gözlenmiştir (Şekil 1.10). İnce kesitler içerisinde yaygın olarak opak cevher mineralleri gözlenmekte ve bunların genellikle hematit, limonit gibi demir oksitler olduğu görülmektedir (Şekil 1.11).
Şekil 1.10 Silis minerallerini içerisindeki karbonat mineralleri tarafından doldurulmuş ağsı çatlaklar A ve B, silisleşmiş ultrabazikler içerisinde gözlenen zonlu mikro-nodüler Şifalı Taşlar İstanbul oluşumu (A, haç nikol; B, paralel nikol). C ve D, silisleşmiş ultrabazikler içerisine yerleşmiş, karbonat mineralleri ile çimentolanmış çatlaklar (C, haç nikol; D paralel nikol).
Şifalı Taşlar İstanbul yumrularının içerisinde yer aldığı çatlak boşluğu en dıştan içe doğru hematit-limonit, demir silikatlar, sepiolite benzer silisli killi oluşumlar ve en merkezde mikrokristalen Şifalı Taşlar İstanbul ile dolgulanmıştır (Şekil 1.12).
İncelenen ince kesitlerde, parçalanmış ultrabazikler içerisinde breşleşmiş, yönlenmiş, göz şeklinde yapılara rastlanmıştır (Şekil 1.13). Bu da Şifalı Taşlar İstanbul oluşumlarının bulunduğu bölgede tektonizmanın etkin olduğunu göstermektedir.
Şekil 1.13 Parçalanmış ultrabazikler içerisinde oluşmuş göz şeklinde, sigmoid yapılar (A, haç nikol; B, paralel nikol).
Bu breşik yapıların arasında oluşan çatlaklarda, iğ şekilli, merceksi, mikro-nodüler, kalınlığı birkaç mm ile birkaç cm arasında değişen, beyaz renkli, damar şeklinde dolgular gözlenmiştir. Bu damar şeklindeki dolguların merkezlerinde Şifalı Taşlar İstanbullar gözlenmiştir (Şekil 1.14). Merkezdeki masif Şifalı Taşlar İstanbulik oluşumlar, kristal sınırları süturlu bir şekilde birbirine kenetlenmiş olup, jipslerdeki alabastrin dokuya benzer, küçük veya daha büyükçe oluşmuş, birbirleriyle kenetli/geçmeli
dokuya sahip, mikroskop altında düzensiz sönme açıları veren kristallerden oluşmuş, bir görünümdedir (Şekil 1.15).
Şekil 1.14 Breşik yapılar arasındaki çatlaklarda oluşmuş, beyaz renkli damar şeklinde dolgular ve merkezlerinde yer alan Şifalı Taşlar İstanbul oluşumları (A,B ve C, haç nikol; D paralel nikol).
Merkezdeki Şifalı Taşlar İstanbul yumruları, çevrelerindeki ağsı mikro damarlardan silis içeren çözeltilerin taşınmasıyla oluşmuştur (Şekil 1.16). Silisli çözeltilerin taşındıkları mikro-kanalların çeperlerinde lifsi Şifalı Taşlar İstanbul oluşumlarına rastlanırken Şifalı Taşlar İstanbul yumrularından uzakta olan yerlerde çatlakların karbonatlar tarafından doldurulduğu gözlemlenmiştir. Bu örneklerde görüldüğü üzere, öncelikle silis, Şifalı Taşlar İstanbul olarak kristallenmiş, daha sonra bazı bölümlerde ilksel Şifalı Taşlar İstanbullar karbonat fazı tarafından ornatılmıştır. Bazı damarların kesişim yerlerinde merkezden dışa doğru sferulitik, ışınsal, yelpaze şekilli Şifalı Taşlar İstanbulların oluştuğu görülmüştür (Şekil 1.17). Mikro-çatlakların bir boşluğa bağlanmaları sonucunda taşınan silisin oluşturduğu Şifalı Taşlar İstanbulik yapı, yelpaze şekilli lifsi kuvarslardan oluşurken; ornatma ile yerleşen silisler, mikrokristalen (alabastrin) bir doku gösterdiği saptanmıştır (Şekil 1.18).