OTANTİK TAŞ KIŞ GÜNEŞİ SERİSİ 14 AYAR BEYAZ ALTIN EL İŞÇİLİ FATİH BEYİN ÖZEL TASARIM ÇALIŞMASI 1,22 KARAT HAS TAŞ DOĞAL MUHTEŞEM NEON KATI VVS KALİTE WELO BAL OPAL TAŞI TAŞI BAYAN YÜZÜK YAN KENARLARI SAWORSKİ KRİSTALİ İLE SÜSLENMİŞ EŞSİZ BİR MÜCEVHER ;KIŞ GÜNEŞİ SERİSİNDE KULLANDIĞIMIZ BÜTÜN TAŞLAR ÖZEL OLARAK SEÇİLMİŞTİR..ÜRÜNLERMİZ TEK PARÇADIR;
NOT :ÜRÜNLERİN İÇ KISMINDA OTANTİK TAŞ LOGOSU VARDIR;
Ürün: Doğal Opal
Miktar: 1 Adet
Ağırlık: 1.72 karat
Boyut: 10.6×7.9×5.0 mm
Tedavi: Doğal (Isıl Tedavi Yoktur)
Menşei: Afrika / Welo Çölü
Sertlik: 5,5-6,5 Mohs Skalası
Açıklama: Güzel Desen
Opal Yunanca “renk değişimini görmek” (opali ious) anlamına gelir (Url 1). Opal, bir kristobalit silis kürecıklerınin düzenli ve düzensiz bir kafes yapısına sahip ve %3 ile %21 arasında su içeren bir sulu amorf silıkasıdır. Opal, amorf bir yapıya sahip olmasına rağmen silisin kristal olmayan bir şeklidir. Opal 100°C altında oluşmuş bir silika jelidir (çökelimıdir). Bu jel sedımanter tabaka çatlak ve yarıkları içine sızarak oluşmuştur. Metorik sudaki silika, buharlaşmayla konsantre haline gelir ve bunun sonucundan kolloidal silika jeli yani opal oluşumu gerçekleşir (Simandl, 1998). Opalin bilinen klasik jel dokusu yanında taneli agregalar gösterebileceği ve bu doku ile krıstobalite bir geçiş gösterdiği bilinmektedir (Andaç, 1976).
Elektron mikroskobunda değerli opal, kapanım silika kürecikleri ve su yada CO2 gaz boşlukları içerdiği gözlemlenmiştir. Opal konkoidal kırınımlı ve değişik renk oluşumuyla karakterize
edilmektedir (Simandl, 1998).
Opalin jeolojik şartlarda oluşması için (H2SİO4) silisikasit konsantrasyonunun 100-200ppm olması gereklidir. Volkanik kayaçlarda silis silikatların hidrotermal aberasyonundan türeyebilır. Kırılma yüzeyi konkoidaldir. Sertlik 5-6, özgül ağırlık 2-2,25’dır. Camsı parlaklıkta fakat sık sık reçinemsidir. Renksiz, beyaz, sarı, kırmızı, kahverengi, yeşil, gri ve mavinin açık tonlanndadır. Koyu renkler safsızlıklar nedeniyle oluşur. Saydam, yarı saydamdır. Ultraviyole ışıkta bazı opal türleri yeşilimsi flüoresans özellik gösterir. Yapısındaki su miktarı %3 – %21 arasındadır(Url 4)
.
Kıymetli opallerin, göze çarpan en belirgin özelliği ışığın spesifik dalga boyunu yansıtabilme ve kırabilme özelliğine sahip olmasıdır. Aslında bu olayı açıklayabilmek için “opalescence” (opal ışıma) terimi ortaya atılmıştır. Kayalardaki amorflu silika küreciklerinin boşluk ve boyutu ışığın spesifik dalga boyunu yansıtır; her bir küreden yansıyan ışınlar, küçük su damlacıklarındaki gökkuşağı rengine benzer. Işığın dalga boylarının bu karşılıklı etkileşimi opale sahip olduğu eşsiz bir görsel cazibe verir ve aynı zamanda opali dünyada en çok aranan süs taşlarından birisi yapar (Url 2).
Opalde bulunan renk oyununun nedenini açıklamak için pek çok teori ileri sürülmüştür. 1960’larda Elektron mikroskobunun da yardımıyla bu renk oyununun sebebi keşfedildi. Bunun kısaca açıklaması; Opaller düzgün bir şekilde dizili küçük silika küreciklerinden oluşur ve bunlar kayaca giren ışığı spektral renklere ayırır. Ayrılan bu ışık dalgası kayaçta bir ışık parıltısına veya parıldamasına neden olur. Sıralanmış bu silika küreciklerinin yapı ve yoğunluğu opalde farklı renklerin kırılmasıyla ilişkilidir.
Çatlama durumunda opaller olumsuz etkilenmektedir ve opalin biçiminde belirsizlikler oluşturmaktadır. Çatlama durumu genelde opalin çabuk kuruması yada nemli ortamdan alınıp ani ve yoğun ışığa maruz kaldığında oluşmaktadır. Opalin sertliğinin fazla olmasına rağmen, çatlamaya ve kırılmaya karşı oldukça eğilimlidirler. Opalin su içeriği kaybı yanardönerliğinin kaybına da sebep olmaktadır.
Jel bir bünyeye sahip olan opallerin uranyumlu eriyikleri adsorbe ettiği kanısının aksine M. Andaç ve ark. Afyon-Bayat ve Kütahya-Şaphane yöresinde ki opaller üzerinde yapmış oldukları elektron mikroskobu çalışmasıyla, opaller içerisindeki uranyum taşıyıcısının doğrudan doğruya opallerin öz bünyelerinin olmadığı, breşik yapıda olan parçalarının arasındaki manganezli vedemirli çimento maddesinin, kısmen opaller içerisinde, taneler arasına (intergranüler olarak) dağılmış demirli ve manganezli dandritlerın olduğu kanısına varmışlardır (Andaç, 1976).
2.1. Opalin Fiziksel ve Mineralojik Özellikleri
Kimyasal Formül Si02 nH20
Bileşimi Sulu silisyum dioksit. Su oranı
toplam ağırlığın %3 – %21 arasındadır. Fakat genellikle %6-%10 arasındadır.
Renk Renksiz, beyaz, sarı, turuncu, kırmızı, mor, mavi, yeşil, gri, kahverenklı ve siyahtır. Bunlar esas alınan bazı opal renkleridir. Şüphesiz ki opaller farklı yönlerden görüntülendiğinde, ters çevrildiğinde veya ışık kaynağı hareketinde farklı renkler gösterebilirler. Renklerin oyunu (play of color) olarak adlandırılan bu olgu, bir kayaca renk parıltısı verir veya kayaçtan kayaca değişen farklı renklerin parıltısını verir. Pek çok opalde renk oyunu (play of color) gerçekten müstesna ve eşsizdir. Renk oyunu olarak adlandırılan opallerin gösterisi oldukça kıymetlidir. Bu şekilde görünümü olmayanlara sıradan adı verilir ki çok az değerlidir veya tamamen değersizlerdir(Url 4).
Çizgi rengi Beyaz.
Sertlik Opal genellikle çoğu kaynaklarda
5,5 sertliğinde bilinir. Bu tamamen doğru değildir. Bazı opallerin sertliği 4,5 gibi, bazılarının ise 6,5 civarındadır(Url 4).
Kristallograli Amorf. Opal şekilsiz oluşur.
Opal bir mineral değil mineraloyıt’tir (mineraloıd). Bir mineral standartlara göre mutlaka bir kristal yapıya sahip olması gerekmektedir. Çoğu bilimsel gruplar ve bilgilerinde (Dana’nın Mineral sistemlerinde) opal gerçek minerallerle beraber gruplandırılmıştır. Bu sonuca göre opal bir mineraloidin sahip olduğu kesin değerler kadar iyidir ve bu düşünce ile de mineral grubu içinde kabul görürler.
Opal toprak yığınında ve yer kabuğunda damarlar
gibi masif, kabarık, böbreğimsı, sarkıt, toprağımsı
ve yumrular şekilde bulunur (Url 4).
Şeffaflık Opak, saydam (opak’a kadar
geçirimli).
Özgül ağırlık Sıradan opalde – • 1,98-2,25 Kıymetli opalde -> 2,10-2,20
Parlaklık Genellikle cam gibi fakat aynı zamanda inci gibi, cilalı veya reçinemsi olabilir.
Dilinim Yok.
Kırılma Konkoidal (midye kabuğu).
Sağlamlık Kolay kırılır, gevrek.
Diğer özellikler Bazı örneklerde zengin renk
oyunu vardır. Sıradan opaller bazen açık yeşil, aynı zamanda parlak yeşil, parlak mavi, mor ve beyaz renkte flouresans özelliği gösterir (Url 4).
2.2. Opal Sınıflandırılması
Opalin pek çok cinsi vardır. Her birinin kendine has bazı isimleri vardır. Bazılarının isimleri belirlenememesine rağmen yine de kullanılmaktadır.
Yıllar boyunca bilim çevrelerince yapılan tartışmalı görüşlerin sonunda günümüzde Avustralya Gemoloji Endüstrisi Konseyi (AGIC) tarafından yapılan terminolojik sınıflandırmayla konuya açıklık getirilmiştir. Yaptığımız literatür araştırmaları sonucunda, opallerin ortak özellik yada belli bir kritere göre sınıflandırılması yapılmıştır.
Buna göre opalleri şu özelliklere göre sınıflandırmak mümkündür.
2.2.1. Görünüm ve Değerli Olusuna Göre Sınıflandırılması
Opalin görünüm açısından tanımlanan üç temel formu vardır:
a Değerli Opal : Opalin yapısında bulunan silika küreciklerinin mikro yapısı boyunca beyaz ışık kırınımıyla meydana gelen ve “renk oyunu” olarak bilinen özelliğe sahip opallerdir. Mikro silika küreciklerinin şekli ve çapı opalin renk fraksiyonunu belirler. Değerli opal parlaklığıyla ayırt edicidir. Renk kırmızı, turuncu, yeşil ve mavi olabilmektedir.
330
5 Endüstriyel Hammaddeler Sempozyumu, 13-14 Mayıs 2004, izmir, Türkiye
□ Genel/adi Opal : Renk oyununa sahip olmayan opallerdir. Genel/adi opal mikrokristalen yapı gösterir. Renk eksikliği mıkro silika küreciklerinin düzensiz yığışımlarından dolayı olabilmektedir.
a Ateş Opal : Şeffaf turuncudan kırmızı-turuncu ana renge değişim gösteren opal için kullanılan isimdir. Ateş opal eğer renk değişimi gösterirse değerli opal, göstermezse sıradan opal adını alır. En güzel ateş opaller Meksika’da bulunmaktadır (Url 3).
l.Tip Doğal Opal: Homojen kimyasal yapıya sahip olan, kesme ve cilalanmamış kendi doğal durumundaki tek parça halinde bulunan opaldir.
2.Tip Doğal Opal: Farklı kimyasal bileşime sahip, ana kayaçla birleşik olarak tek parça halinde bulunan opali tanımlayan tiptir.
3.Tip Doğal Opal: Ana kayacın taneleri yada gözenekleri arasına nüfuz etmiş tek parça halinde bulunan opaldir. Bu opal matriks opal olarak ta bilinmektedir.
2.2 2. Opalin Ana Renk Tonuna Göre Yapılan Sınıflandırma
Bir opalin ana rengi değerli opalde görülen renk oyunundan farklıdır. Ana renk, renk oyunu ihmal edildiğinde opalin parlaklık yada koyuluğuyla ilgilidir. Bu bir renk ıskalasıyla tayin edilmektedir (Şekil 1).
Siyah opal: Ana rengi siyah olan ve renk oyunu gösteren opal ailesidir. Renk ıskalasında Nl, N2, N3 yada N4 olabilmektedir.
Doğal opalin bileşimi, diğer materyallere birleşik olarak opal laminatları (levhacıkları) içerir. Doğal opal birleşik opaldir ve üç ana formu vardır.
> Douplet opal (çift opal) y Triplet opal (üç kat opal) Mozaik opal
Sentetik / taklit opal:Doğal opalin aynı fiziksel ve kimyasal yapısını yada gemolojık içeriğine sahip olmayan, ancak doğal opalin renk oyununu taklit eden opaldir.
□ Koyu opal: Koyu ana renge sahip ve renk oyunu gösteren opal ailesidir. Renk ıskalasında N5 yada N6 olabilmektedir.
2.2.4. Opalin Fiziksel Özelliklerine Göre Yapılan Sınıflandırma
a Açık opal: Açık ana renge sahip olan ve renk oyunu gösteren opal ailesidir. Renk ıskalasında N7, N8 yada N9 olabilmektedir. N9 beyaz opal olarak da bilinmektedir (Url 3).
Çok çeşitli isimlerde pek çok opal çeşidi vardır. Bazıları bilimsel olarak tanınmamakta fakat genelde kullanılmaktadır. En önemli çeşitleri Çizelge 1 ‘de belirtilmiştir (Url 4).
Yada Yapay Oluşuna Göre
Doğal opal: Doğal opal, cilalanıp yada kesilmek suretiyle herhangi bir işleme tabi tutulmamış opale verilen addır. Doğal opalin yapı karakterizasyonu kriterine bağlı olarak belirlenen 3 tipi vardır.
2.3. Opalin Oluşumu
Opal genellikle volkanik bölgelerde hidrotermal sular ve gayzerlerden oluşurlar. Ayrıca kayaların çatlak ve boşluklarında bazen de solüsyon olarak oluşmaktadır.
Opal ultrabazık kayaçların ayrışması olarak sılıkaların bozuşmasıyla oluşurlar Silikatların kristal yapılarının ayrışmasıyla serbest hale gelen sılıka once eriyiğe (Silisik asit H4S1O4) dcnuşur Bu durum eluvıal zonda yada demir, alüminyum ve diğer elementlerin hıdroksıtlerıyle beraber metazomatık olarak çokelmesıyle gerçekleşir. Genişopal yataklan denizel vadilerin kıyı zonlanna nehir
sularının getirdiği sılıka solüsyonlarınınçokelmesıyle sedimantasyonla oluşurlar
OTANTİK TAŞ KIŞ GÜNEŞİ SERİSİ 14 AYAR BEYAZ ALTIN EL İŞÇİLİ FATİH BEYİN ÖZEL TASARIM ÇALIŞMASI 1,22 KARAT HAS TAŞ DOĞAL MUHTEŞEM NEON KATI VVS KALİTE WELO BAL OPAL TAŞI TAŞI BAYAN YÜZÜK YAN KENARLARI SAWORSKİ KRİSTALİ İLE SÜSLENMİŞ EŞSİZ BİR MÜCEVHER ;KIŞ GÜNEŞİ SERİSİNDE KULLANDIĞIMIZ BÜTÜN TAŞLAR ÖZEL OLARAK SEÇİLMİŞTİR..ÜRÜNLERMİZ TEK PARÇADIR;
NOT :ÜRÜNLERİN İÇ KISMINDA OTANTİK TAŞ LOGOSU VARDIR;
Ürün: Doğal Opal
Miktar: 1 Adet
Ağırlık: 1.72 karat
Boyut: 10.6×7.9×5.0 mm
Tedavi: Doğal (Isıl Tedavi Yoktur)
Menşei: Afrika / Welo Çölü
Sertlik: 5,5-6,5 Mohs Skalası
Açıklama: Güzel Desen
Opal Yunanca “renk değişimini görmek” (opali ious) anlamına gelir (Url 1). Opal, bir kristobalit silis kürecıklerınin düzenli ve düzensiz bir kafes yapısına sahip ve %3 ile %21 arasında su içeren bir sulu amorf silıkasıdır. Opal, amorf bir yapıya sahip olmasına rağmen silisin kristal olmayan bir şeklidir. Opal 100°C altında oluşmuş bir silika jelidir (çökelimıdir). Bu jel sedımanter tabaka çatlak ve yarıkları içine sızarak oluşmuştur. Metorik sudaki silika, buharlaşmayla konsantre haline gelir ve bunun sonucundan kolloidal silika jeli yani opal oluşumu gerçekleşir (Simandl, 1998). Opalin bilinen klasik jel dokusu yanında taneli agregalar gösterebileceği ve bu doku ile krıstobalite bir geçiş gösterdiği bilinmektedir (Andaç, 1976).
Elektron mikroskobunda değerli opal, kapanım silika kürecikleri ve su yada CO2 gaz boşlukları içerdiği gözlemlenmiştir. Opal konkoidal kırınımlı ve değişik renk oluşumuyla karakterize
edilmektedir (Simandl, 1998).
Opalin jeolojik şartlarda oluşması için (H2SİO4) silisikasit konsantrasyonunun 100-200ppm olması gereklidir. Volkanik kayaçlarda silis silikatların hidrotermal aberasyonundan türeyebilır. Kırılma yüzeyi konkoidaldir. Sertlik 5-6, özgül ağırlık 2-2,25’dır. Camsı parlaklıkta fakat sık sık reçinemsidir. Renksiz, beyaz, sarı, kırmızı, kahverengi, yeşil, gri ve mavinin açık tonlanndadır. Koyu renkler safsızlıklar nedeniyle oluşur. Saydam, yarı saydamdır. Ultraviyole ışıkta bazı opal türleri yeşilimsi flüoresans özellik gösterir. Yapısındaki su miktarı %3 – %21 arasındadır(Url 4)
.
Kıymetli opallerin, göze çarpan en belirgin özelliği ışığın spesifik dalga boyunu yansıtabilme ve kırabilme özelliğine sahip olmasıdır. Aslında bu olayı açıklayabilmek için “opalescence” (opal ışıma) terimi ortaya atılmıştır. Kayalardaki amorflu silika küreciklerinin boşluk ve boyutu ışığın spesifik dalga boyunu yansıtır; her bir küreden yansıyan ışınlar, küçük su damlacıklarındaki gökkuşağı rengine benzer. Işığın dalga boylarının bu karşılıklı etkileşimi opale sahip olduğu eşsiz bir görsel cazibe verir ve aynı zamanda opali dünyada en çok aranan süs taşlarından birisi yapar (Url 2).
Opalde bulunan renk oyununun nedenini açıklamak için pek çok teori ileri sürülmüştür. 1960’larda Elektron mikroskobunun da yardımıyla bu renk oyununun sebebi keşfedildi. Bunun kısaca açıklaması; Opaller düzgün bir şekilde dizili küçük silika küreciklerinden oluşur ve bunlar kayaca giren ışığı spektral renklere ayırır. Ayrılan bu ışık dalgası kayaçta bir ışık parıltısına veya parıldamasına neden olur. Sıralanmış bu silika küreciklerinin yapı ve yoğunluğu opalde farklı renklerin kırılmasıyla ilişkilidir.
Çatlama durumunda opaller olumsuz etkilenmektedir ve opalin biçiminde belirsizlikler oluşturmaktadır. Çatlama durumu genelde opalin çabuk kuruması yada nemli ortamdan alınıp ani ve yoğun ışığa maruz kaldığında oluşmaktadır. Opalin sertliğinin fazla olmasına rağmen, çatlamaya ve kırılmaya karşı oldukça eğilimlidirler. Opalin su içeriği kaybı yanardönerliğinin kaybına da sebep olmaktadır.
Jel bir bünyeye sahip olan opallerin uranyumlu eriyikleri adsorbe ettiği kanısının aksine M. Andaç ve ark. Afyon-Bayat ve Kütahya-Şaphane yöresinde ki opaller üzerinde yapmış oldukları elektron mikroskobu çalışmasıyla, opaller içerisindeki uranyum taşıyıcısının doğrudan doğruya opallerin öz bünyelerinin olmadığı, breşik yapıda olan parçalarının arasındaki manganezli vedemirli çimento maddesinin, kısmen opaller içerisinde, taneler arasına (intergranüler olarak) dağılmış demirli ve manganezli dandritlerın olduğu kanısına varmışlardır (Andaç, 1976).
2.1. Opalin Fiziksel ve Mineralojik Özellikleri
Kimyasal Formül Si02 nH20
Bileşimi Sulu silisyum dioksit. Su oranı
toplam ağırlığın %3 – %21 arasındadır. Fakat genellikle %6-%10 arasındadır.
Renk Renksiz, beyaz, sarı, turuncu, kırmızı, mor, mavi, yeşil, gri, kahverenklı ve siyahtır. Bunlar esas alınan bazı opal renkleridir. Şüphesiz ki opaller farklı yönlerden görüntülendiğinde, ters çevrildiğinde veya ışık kaynağı hareketinde farklı renkler gösterebilirler. Renklerin oyunu (play of color) olarak adlandırılan bu olgu, bir kayaca renk parıltısı verir veya kayaçtan kayaca değişen farklı renklerin parıltısını verir. Pek çok opalde renk oyunu (play of color) gerçekten müstesna ve eşsizdir. Renk oyunu olarak adlandırılan opallerin gösterisi oldukça kıymetlidir. Bu şekilde görünümü olmayanlara sıradan adı verilir ki çok az değerlidir veya tamamen değersizlerdir(Url 4).
Çizgi rengi Beyaz.
Sertlik Opal genellikle çoğu kaynaklarda
5,5 sertliğinde bilinir. Bu tamamen doğru değildir. Bazı opallerin sertliği 4,5 gibi, bazılarının ise 6,5 civarındadır(Url 4).
Kristallograli Amorf. Opal şekilsiz oluşur.
Opal bir mineral değil mineraloyıt’tir (mineraloıd). Bir mineral standartlara göre mutlaka bir kristal yapıya sahip olması gerekmektedir. Çoğu bilimsel gruplar ve bilgilerinde (Dana’nın Mineral sistemlerinde) opal gerçek minerallerle beraber gruplandırılmıştır. Bu sonuca göre opal bir mineraloidin sahip olduğu kesin değerler kadar iyidir ve bu düşünce ile de mineral grubu içinde kabul görürler.
Opal toprak yığınında ve yer kabuğunda damarlar
gibi masif, kabarık, böbreğimsı, sarkıt, toprağımsı
ve yumrular şekilde bulunur (Url 4).
Şeffaflık Opak, saydam (opak’a kadar
geçirimli).
Özgül ağırlık Sıradan opalde – • 1,98-2,25 Kıymetli opalde -> 2,10-2,20
Parlaklık Genellikle cam gibi fakat aynı zamanda inci gibi, cilalı veya reçinemsi olabilir.
Dilinim Yok.
Kırılma Konkoidal (midye kabuğu).
Sağlamlık Kolay kırılır, gevrek.
Diğer özellikler Bazı örneklerde zengin renk
oyunu vardır. Sıradan opaller bazen açık yeşil, aynı zamanda parlak yeşil, parlak mavi, mor ve beyaz renkte flouresans özelliği gösterir (Url 4).
2.2. Opal Sınıflandırılması
Opalin pek çok cinsi vardır. Her birinin kendine has bazı isimleri vardır. Bazılarının isimleri belirlenememesine rağmen yine de kullanılmaktadır.
Yıllar boyunca bilim çevrelerince yapılan tartışmalı görüşlerin sonunda günümüzde Avustralya Gemoloji Endüstrisi Konseyi (AGIC) tarafından yapılan terminolojik sınıflandırmayla konuya açıklık getirilmiştir. Yaptığımız literatür araştırmaları sonucunda, opallerin ortak özellik yada belli bir kritere göre sınıflandırılması yapılmıştır.
Buna göre opalleri şu özelliklere göre sınıflandırmak mümkündür.
2.2.1. Görünüm ve Değerli Olusuna Göre Sınıflandırılması
Opalin görünüm açısından tanımlanan üç temel formu vardır:
a Değerli Opal : Opalin yapısında bulunan silika küreciklerinin mikro yapısı boyunca beyaz ışık kırınımıyla meydana gelen ve “renk oyunu” olarak bilinen özelliğe sahip opallerdir. Mikro silika küreciklerinin şekli ve çapı opalin renk fraksiyonunu belirler. Değerli opal parlaklığıyla ayırt edicidir. Renk kırmızı, turuncu, yeşil ve mavi olabilmektedir.
330
5 Endüstriyel Hammaddeler Sempozyumu, 13-14 Mayıs 2004, izmir, Türkiye
□ Genel/adi Opal : Renk oyununa sahip olmayan opallerdir. Genel/adi opal mikrokristalen yapı gösterir. Renk eksikliği mıkro silika küreciklerinin düzensiz yığışımlarından dolayı olabilmektedir.
a Ateş Opal : Şeffaf turuncudan kırmızı-turuncu ana renge değişim gösteren opal için kullanılan isimdir. Ateş opal eğer renk değişimi gösterirse değerli opal, göstermezse sıradan opal adını alır. En güzel ateş opaller Meksika’da bulunmaktadır (Url 3).
l.Tip Doğal Opal: Homojen kimyasal yapıya sahip olan, kesme ve cilalanmamış kendi doğal durumundaki tek parça halinde bulunan opaldir.
2.Tip Doğal Opal: Farklı kimyasal bileşime sahip, ana kayaçla birleşik olarak tek parça halinde bulunan opali tanımlayan tiptir.
3.Tip Doğal Opal: Ana kayacın taneleri yada gözenekleri arasına nüfuz etmiş tek parça halinde bulunan opaldir. Bu opal matriks opal olarak ta bilinmektedir.
2.2 2. Opalin Ana Renk Tonuna Göre Yapılan Sınıflandırma
Bir opalin ana rengi değerli opalde görülen renk oyunundan farklıdır. Ana renk, renk oyunu ihmal edildiğinde opalin parlaklık yada koyuluğuyla ilgilidir. Bu bir renk ıskalasıyla tayin edilmektedir (Şekil 1).
Siyah opal: Ana rengi siyah olan ve renk oyunu gösteren opal ailesidir. Renk ıskalasında Nl, N2, N3 yada N4 olabilmektedir.
Doğal opalin bileşimi, diğer materyallere birleşik olarak opal laminatları (levhacıkları) içerir. Doğal opal birleşik opaldir ve üç ana formu vardır.
> Douplet opal (çift opal) y Triplet opal (üç kat opal) Mozaik opal
Sentetik / taklit opal:Doğal opalin aynı fiziksel ve kimyasal yapısını yada gemolojık içeriğine sahip olmayan, ancak doğal opalin renk oyununu taklit eden opaldir.
□ Koyu opal: Koyu ana renge sahip ve renk oyunu gösteren opal ailesidir. Renk ıskalasında N5 yada N6 olabilmektedir.
2.2.4. Opalin Fiziksel Özelliklerine Göre Yapılan Sınıflandırma
a Açık opal: Açık ana renge sahip olan ve renk oyunu gösteren opal ailesidir. Renk ıskalasında N7, N8 yada N9 olabilmektedir. N9 beyaz opal olarak da bilinmektedir (Url 3).
Çok çeşitli isimlerde pek çok opal çeşidi vardır. Bazıları bilimsel olarak tanınmamakta fakat genelde kullanılmaktadır. En önemli çeşitleri Çizelge 1 ‘de belirtilmiştir (Url 4).
Yada Yapay Oluşuna Göre
Doğal opal: Doğal opal, cilalanıp yada kesilmek suretiyle herhangi bir işleme tabi tutulmamış opale verilen addır. Doğal opalin yapı karakterizasyonu kriterine bağlı olarak belirlenen 3 tipi vardır.
2.3. Opalin Oluşumu
Opal genellikle volkanik bölgelerde hidrotermal sular ve gayzerlerden oluşurlar. Ayrıca kayaların çatlak ve boşluklarında bazen de solüsyon olarak oluşmaktadır.
Opal ultrabazık kayaçların ayrışması olarak sılıkaların bozuşmasıyla oluşurlar Silikatların kristal yapılarının ayrışmasıyla serbest hale gelen sılıka once eriyiğe (Silisik asit H4S1O4) dcnuşur Bu durum eluvıal zonda yada demir, alüminyum ve diğer elementlerin hıdroksıtlerıyle beraber metazomatık olarak çokelmesıyle gerçekleşir. Genişopal yataklan denizel vadilerin kıyı zonlanna nehir
sularının getirdiği sılıka solüsyonlarınınçokelmesıyle sedimantasyonla oluşurlar