AKİK TAŞI

Kristalin bilimsel olarak oldukça uzun ve ciddi araştırmalar sonucundacanlı bir organizmaya sahip olduğu ve buna bağlı olarak kuvars kristali hakkında tedavi edici yönüne ilişkin ortaya konan bilgilere paralel olarak,kuvars ailesinden olan akik taşının da bu yöndeki etkilerinden bahsetmek akla aykırı görünmemektedir.11 Nitekim, Hint dilinde “Raat Ratuva” olarak bilinen akik taşı “kriptokristalin-kuvars” ailesine ait renkli bir taştır.

Dolayısıyla kuvars kristalinde olduğu gibi akik taşının da iyileştiricielektriksel gücünden oldukça eski zamanlardan beri söz edilmekte olup,örneğin Türkmen topluluklarında, akik taşının, hücrelerin titreşimsel elektriğini düzenleyerek, sağlıksız hücreleri iyileştirici etkilere sahip olması tansiyonu düzenlemesi kan basıncını artırması ve ağrıyan bölgeye temas ettirilerek ağrının çekilmesi gibi özellikleri tecrübe ve deneyimler sonucunda ulaşılan tespitler olduğundan bahsedilmektedir. 12 Akik taşına yönelik antik inançlardan birisi gereğince körlüğü tedavi ettiği ve görme yeteneğini artırdığıdır. İngiltere de British Museum’da bulunan “büyülü taş”

koleksiyonunda üzerinde hilal şeklindeki aya bakan bir kertenkele tasviri ile hakkedilmiş olan alaca akik taşı bu inancı somutlamaktadır. Zirahakkedilmiş bu figürün üzerinde Yunancada “kör” anlamına gelen bir yazı bulunmakta olup körlük tedavisinde kullanılmaktadır.13 Günümüzde bile akiğin ürettiği belli bir radyasyon dozunun tıp tarafından kullanıldığı konusunda bilgiler mevcuttur.14

Ayrıca, Akik taşının “gece ateşi” hastalığı için oldukça iyi bir tedavi yöntemi olduğu da yine uzun zamanlardan beri itibar edilen alternatif bir tedavi yöntemidir. Bu yöntemlerden biri gereğince: Hintçe adı ile Ratuva,hastanın ayaklarının altına yavaşça sürülür ve böylece vücutta bulunan fazla ısıyı alarak hastanın ateşini düşürür. Bu özelliğinden dolayı da akik taşına Hint dilinde “Gece ateşi taşı” anlamına gelen “Ratjari Mohara”15denilmektedir. Nitekim son yıllarda taşların insan sağlığı ve psikolojisi üzerine yapılan bilimsel araştırmalar artmakta ve mikro maddelerdeki değişimlerin izlenmesi ile taşlar ve sağlık arasında doğrudan ilintiler kurulmaya çalışılmak suretiyle müspet bilim alanları içerisinde yerini almaya başlamıştır.

Adını Sicilya’nın en büyük nehri olan Achates nehrinden almıştır. Dünyada en çok bulunan akik taşı renk sınırsızlığı ile alıcılara büyük imkanlar tanımış ve gözde taşlardan biri olmuştur.

“ Renk dağılımındaki ihtişam ve halkalarındaki renklerinin eşsiz güzelliği sayesinde son zamanlarda alıcıların ilgisini üzerine çekmiştir.”

Akik taşının psikolojik etkileri ;

* Canlılık veren enerjisiyle, kendinizi sıkıntılı ve kötü hissettiğiniz anlarda olayların iyi yönünü de görmenizi sağlar. İnsanların olumsuzluklarından kolayca etkileniyorsaniz Akik size iyi gelecektir.

* Dünyevi başarıyı simgeleyen Akik, negatif enerjiye karşı koruma sağlar ve tükenmiş olan cesareti canlandırır. İşadamlarının bu taşı, özellikle belin altında (cepte veya yüzük olarak olabilir) taşımaları faydalı olacaktır. Özellikle yüzük olarak kullanıldığında, kişinin kendisine güvenini artırır.

* Kendisini taşıyan kişiye güç, keyif ve iyimserlik hissi verir. Ceplerinde bu taşı taşıyan çocukları olumsuz duygulardan ve münakaşalardan uzak tutar.

* Kırmızımsı turuncu renkteki Akikler fiziksel canlılığı artırarak tembelliği giderir. Yaşanılan ana yoğunlaşma isteğini güçlendirir.

* Mavi dantelli Akik taşı; sosyal ortamlarda gereksinim duyulan serinkanlılık ve özgüven duygularını güçlendirir. Konuya yoğunlaşmaya ve konuşmaya yardımcı olur. Sinir bozukluklarını yatıştırır ve topluluk önünde yapılacak konuşmalarda duyulan heyecanı giderir.

* Mavi renkli olan akikler nazara karşı etkilidir. Ayrıca; sadece rengiyle bile kişinin içini ferahlatan mavi akik, konuşma güçlüğü çekenler için faydalıdır.

* Yosun Akik, insanın içini koşulsuz sevgi ile doldurur ve kişinin ruhsal gelişimine yardımcı olur